Servet Metin: 'Dünya ile rekabet etmek için gerekirse sektörel bazda birleşmeler yapacağız
Ülkemiz ekonomisindeki dalgalanmaların ve belirsizliklerin sanayicileri ihracata yönelttiği bu dönemde Duyar Pazarlama Ticaret Ltd.Şti. Satış Müdürü Servet Metin ile vana üreten firmaların dışarıya açılabilmesi için aşılması gereken sorunlar ve çözüm yolları konularında söyleştik.
TERMODİNAMİK : Sayın Metin, söyleşimize sizi tanıyarak başlamak istiyoruz.
METİN : 1961 Ardeşen Rize doğumlu olup, Anadolu Üniversitesi İşletme Fakültesi mezunuyum. 1979 senesinden bu yana, sektörümüzde belirli bir yeri olan Mas Pompa San. A.Ş., Makimtes End. Mam. San. ve Tic. A.Ş., Duyar Vana San. ve Tic. A.Ş., Duyar Paz. Tic. Ltd. Şti.'inde satış pazarlama, pazar araştırması, müşteri diyalogları konularında faaliyet gösterdim. Şu anda Duyar Vana San. ve Tic. A.Ş. Pazarlama Koordinatörlüğü ve Duyar Paz. Tic. Ltd. Şti.'nde Satış Müdürlüğü görevini yürütmekteyim.
TERMODİNAMİK : Firmanız hakkında kısaca bilgi verir misiniz?
METİN : Duyar Vana olarak 1965 senesinden beri vana üretimi yapmaktayız. Küçük bir atölye ile başlanan üretim, bugün tüm pik ve sarı döküm dahil olmak üzere tamamen kendi fabrikamızda otomatik vana özel tezgahları ile kaliteden kesinlikle hiçbir şekilde feragat etmeden devam etmektedir.
Sürgülü vanalarımız üstün döküm ve işçilik kalitesinde yüzde yüz sızdırmaz olup, beklemeden dolayı oluşan volan sıkışmasını önleyen o-ring sistemlidir.
Kısa bir süre sonra vana imalat çeşidimiz su, buhar vb. akışkanlarda kullanılmak üzere yeni çeşitlerle devreye girip tüketicimizin hizmetine sunulacaktır.
Bununla ilgili olarak araştırma ve deneme üretimlerimiz devam etmektedir.
TERMODİNAMİK: Üretimde karşılaştığınız zorluklar (hammadde temini vb.) nelerdir? Sözkonusu zorlukların giderilmesinde neler yapılabilir?
METİN: Üretim konumuzdan dolayı ana hammaddemiz piktir. Bunun da temininde çeşitli problemlerle karşı karşıyayız. Örneğin Karabük Demir Çelik tesislerinde grev, bakım vb. üretim aksamalarında istediğimiz miktarda malzeme alamıyoruz. Bu durumda ithal pik alıyoruz. Fakat her zaman istediğimiz kalitede olmuyorlar, bu da döküm safhasında gerekli işlemlerin uzamasına neden oluyor. Malzeme akışının devamlı ve belirli kalitede olmamasından dolayı devamlı olarak minumum üç veya dört aylık pik stoku ile çalışmamız gerekiyor ki, bunun işletme ve maliyet finansmanının getireceği ek yükü tahmin edebilirsiniz.
Hammadde üretiminin devlet tekelinde olması fiyatların neredeyse günlük döviz kur ayarlaması gibi mütemadiyen ve buna bağlı olarak ithalatçı firmaların da aynı uygulamayı yapması maliyetlerimizin de devamlı olarak artmasına sebep oluyor. Piki imalatında ana hammadde olarak kullanan vanacılar vb. firmalar biraraya gelerek ortak bir şirket kurup ihtiyaçlarını bu firma üzerinden Türkiye veya yurt dışından temin yoluna gidilebilinirse yukarıda bahsetmiş olduğumuz problemlerin azalacağı kanısındayım.
TERMODİNAMİK: İhracata yönelik çalışmalarınız var mı, varsa hangi aşamada?
METİN: ihracat konusunda herkes gibi biz de belirli çalışmalar içersindeyiz. Şu anda üretim miktarımıza kıyasla küçük çaplı ihracat yapmamız yanında, yurt dışı işler yapan müteahhidlerimize ürünlerimizden vermekteyiz.
TERMODİNAMİK : Vana konusunda ihracatı canlandıracak uygulamalar sizce neler olabilir? Üretimimiz yabancı mamullerle rekabet edebilir mi?
METİN : Bu konuya şöyle yaklaşmak istiyorum ; Yurt dışında vana satmak istediğiniz zaman karşınızda teknolojik birikimi yüksek, güçlü sermayeli, ucuz, seri ve kaliteli üretim yapan firmalarla karşı karşıyasınız. Türkiye'ye baktığınızda ise aynı konu üzerinde üretim yapan bir çok firma tek başına bahsetmiş olduğumuz özelliklerin pek çoğuna aynı anda sahip değil. Bu durum bırakın dışarıya vana vb. şeyleri satmayı, bu günlerde gündemde olan Gümrük Birliği ve daha sonra ise ortak pazar konumlarında Türkiye'de zor günlerin bizi beklediği inancındayız. Fakat fazla karamsar da olmamak lazım. Bir süreç yaşıyoruz. Bu gün belirli dallarda üretim yapıp kendilerini ispatlayan firmalar, yaklaşık otuz-otuzbeş senelik bir geçmişe sahip; sermaye birikimini yapmış, üretim kalitesini ve çeşitliliğini artırmış, kalifiye ve uzman elemanlara sahip. Bundan sonra sağlanan bu güzel birikimi profesyonelce kullanmak gerekiyor. Önce biraraya geleceğiz, malzeme lazımsa ortak temin edeceğiz. Daha ucuz, kaliteli ve seri üretmek istiyorsak, birlikte araştırıp, birlikte üreteceğiz. Kısacası kendimizi bir dünya vatandaşı ve sanayicisi gibi görüp, dünya ile rekabet etmek için kollektif çalışmayı, gerekirse sektörel bazda birleşmeleri yapacağız.
TERMODİNAMİK : Sayın Metin, verdiğiniz bilgiler için teşekkürler