Clicky

Header Reklam
Header Reklam

Park Plaza'da yaşam başladı

05 Haziran 1998 Dergi: Haziran-1998
Park Plaza'da yaşam başladı

MEHMET ERKAN: Park Plaza'nın mekanik tesisat projesi Gürdal Mühendislik tarafından yapıldı. Danışmanlı-"ını ve sistem tasarımını Birikim mühendislikten İsmail Can üstlendi. İN-CO inşaat hem müteahhit, hem de yarı hisseye sahip ortak konumundadır. Bir başka deyişle kat karşılığı sisteminde yapıldı Park Plaza. Ancak kat karşılığında yapılan yapılara nazaran kalite farkı, anlamlı boyuttadır. Maliyet kaygıları yerine "en uygun - >'^B tercihi, ön planda gelmiştir. İlk başta 6 kat, çarşı katı olarak öngörülmüştü.

4 kat, ofis katı olacaktı. Toplam 35 bin nr kapalı alana sahip bulunan Park Plaza'da, çarşı yerleşiminin bulunmamasına karar verildi. Sadece giriş katında bir Fransız Restaurantı bu-

unmaktadır. Onun dışında Beymen, Boyner Holding, Ceylan Holding gibi firmaların merkez ofislerinin yer alacağı bir prestij bina olacak Park Plaza. Bina, kullanıma hazır durumdadır. Bu yaz sonuna doğru yaklaşık % 30 doluluk oranına ulaşılacağını sanıyorum.

TERMODİNAMİK:   Havalandırma-kli-ma sistemleriniz için nasıl bir sistem tercihi yapıldı, özgün-karakteristik besleyicileri var mı?

MEHMET ERKAN: Ofis katları olarak düşünülen bölümler için, kat başına V.A.V. (değişken hava debili) sistem kullanılmıştır. Bu sistemde, her müşterinin kendi kullanımı için değişken hava debili (frekans değiştiricili) klima santrali ve dönüş hava fanı tesis edilmiştir. Ofis içerisinde hava dağılımları, dış zon da reheat'li (tekrar ısıtmalı), iç zonda reheat'siz basınçtan bağımsız tip V.A.V kutuları ile yapılmaktadır. Bu sistemi seçmemizin başlıca sebebleri şunlardır;

a.         işletme ve bakım masrafları: Dış hava ile ekonomi soğutması mümkündür. Hava debisinin soğutma yüküne göre değişken olması sebebiyle fan enerjisinden büyük tasarruf yapılabilmektedir.

b.         İşletme ve bakım kolaylığı.

c.         iç hava kalitesi: V.A.V. klima santrallerinde verimli filtreler kullanılması, yaz ve kış sistemin her tarafına gerekli taze hava homojen olarak dağıtıldığı için en yüksektir.

d.         Gürültü: Büro mahallerinde çalışan makine olmaması ve V.A.V.çıkışlarında susturucu kullanıldığı için düşüktür.

e.         Diğer sistemlere göre daha uzun ömürlü olması.

f.          Sıcaklık kontrolü: Tamamen modülasyonlu PID kontrolü yapılabiliyor ve mahal sıcaklığı istenilen   değerde tutulabiliyor Kat        başına V.A.V.     siste minin en büyük avantajı diğer     sistemlere göre işletme giderlerinin çok daha az olması, kanallar için gerekli büyük şaft alanlarına ihtiyaç kalmaması ve işletme giderlerinin bağımsız olarak ölçülebilir olması. Ayrıca sistem merkezi bina otamasyon sistemi tarafından izlenebilmekte ve müdahale edilebilmektedir. Ayrıca bireysel oda kontrolü "IRC" yapıyoruz. Bu bize katlarda bulunan her odanın V.A.V. kutusunu merkezi otomasyon sistemi tarafından açma, kapama, sıcaklık set değerlerinin değiştirilebilmesine ve izlenebilmesine imkan tanıyor. Bunu yapmamızdaki sebepler şunlardır: Genelde belirli emniyetlerle binanın bir soğutma yükü hesabı yapılır. Buna göre soğutma grubu, klima santrali seçilir ve oda içi sıcaklığı kumandası için sıcaklık termostatı müşterinin kullamına bırakılır, insanların konfor sıcaklığı tercihi değişkendir. Hatta ülkeden ülkeye de tercihler değişken olabilmektedir/ Bir ofis katı için yaz mevsiminde 24 °C iç hava sıcaklığı uygundur. Fakat insanlar psikolojik olarak bu sıcaklığı zaman içerisinde daha alt seviyelere çekmektedirler. Kat içi aydınlatma yükleri ve cihaz açılarını çok iyi kontrol etmeniz gerekir. Eğer bu kontrolü yapabilirseniz tasarlanan soğutma yüklerini aşma riskini ortadan kaldırırsınız.

Çarşı katları olarak planlanan bölümlerde % 100 temiz havalı klima santrali ve egzost aspiratörü tesis edildi. İç hava ısıtma ve soğutma ihtiyacı için 4 borulu fan-coil kullanıldı. Dört borulu fan-coil seçilmesinin sebebi; Aynı kat içerisinde kışın çevre zonda ısıtma ihtiyacı varken iç zonda soğutma ihtiyacının olması. Ayrıca kanallarda da içten akustik uygulaması yapıldı. Elektrik giderlerinin katlara göre pay edilmesi sorun yaratabileceği için özellikle merkezi bir santral yerine katlara iöre müstakil 30 santral kullanmayı yeğledik. Herkesin kullandığı elektrik yükü böylelikle, diğer kullanıcılardan bağımsız olarak ölçülebiliyor. Merkezi sistemde "faturalama" güçlüğü, çok maliyetli  uygulamalarla  aşılabilmektedir. Bizim tercih ettiğimiz yöntem, yatırımda ve uygulamada daha külfetli ancak işletimi çok büyük avantajlar getiriyor.

TERMODİNAMİK: Tekrar V.A.V. sistemine dönecek olursak, bir V.A.V. uygulamasında, deneyimlerinize dayanarak, dikkat edilmesi gereken noktaları aktarabilir misiniz?

MEHMET ERKAN: V.A.V. sistemi Türkiye'de çok yaygın olarak kullanılmıyor. Sebebi bu konuda gerçek anl^a-da bilgi sahibi olan kişi sayısı çol^P Bu sistemde debi ve basınç kontrolü yapıyorsunuz. V.A.V. sistemi projeleri gerçek anlamda bu işi bilen kişiler tarafından yapılmalıdır. Sistemin düzgün işlemesi için doğru kontrol ekipmanları seçimi yapılmalı ve işin mühendisliğinin iyi olması gerekir. V.A.V. klima santrallerinde ve dönüş hava fanlarında kullanılan hava hızı ölçüm probları çok noktadan ölçüm yapan tip olmalıdır. Ayrıca bu probların yerlerinin tesbiti ve kalibrasyonu önemli. Bu işler ne kadar düzgün yapılırsa sistem o kadar iyi çalışır ve enerji harcamaları minimuma iner. Bu sistemin diğer bir avantajı da sistem yıl boyunca (dış hava sıcaklığı 24 °C altı) genelde ekonomik modunda çalışır. Dil edilmesi gereken bir diğer huss minimum taze hava miktarı garanti altına alınmalıdır.

TERMODİNAMİK: Mekanik tesisatla ilgili tüm harcamaların, toplam yatırım bütçenizin yaklaşık kaçta kaçı olduğunu söylebilir misiniz?

MEHMET ERKAN: Aşağı yukarı % 30 diyebilirim. Tabii bu miktarın yarısı ile de tesisatınızı yapılandırabilirsiniz. Ama bir "prestij bina" söz konusu olduğunda, bakış açınızı buna göre oluşturmak zorundasınız. Yatırım maliyetleri açısından "ekonomik" görünmeyen ama işletimde "konfor", "ekonomik", "güvenli", "bakım kolaylığı" olabilecek sistemler tercih edilmelidir.

Bu sistemler, bakım konusunda sorunsuz görülmekle birlikte daha çok uzmanlık gerektiriyor. Türkiye'de işletmecilik ise henüz çok oturmuş değil.

TERMODİNAMİK: Binanızın ısıtma ihtiyacına yönelik belirlemeleriniz ve sistem tercihiniz neler oldu?

MEHMET ERKAN: Kazanlarımız çift yakıtlıdır. Doğalgaz tarafı oransal, motorin tarafı iki kademe. Doğalgaz ve motorin yakan kazanlarda motorin, genellikle tek bir kazan için yedek olarak düşünülmekte. Doğalgazın ileride nasıl bir pozisyonu olacağı açık değil. Onun için motorini yedek yakıt olarak görmedik. Üç kazanımızı da çift yakıtla kullanım olanağı bulunmaktadır. 750.000 kcal kapasiteye sahip kazanlardan en az biri, yaz ve kış "sürekli" devrede olacak. Zira belli mahallerde özellikle, hava debilerini minimum % 75'te tutmak gerekir. 15 °C'de veriyorsunuz havayı. Belli zamanlarda 24 "Cnin altında kalmanız riski var. Bir oranda ısıtmaya gerek duyabilirsiniz. Minimum taze hava miktarını sağlamanız gerekir. Soğutma olmasına rağmen, taze hava miktarını sağlayama-yabilirsiniz. Reheat kutusunu, % 75 açıklıkla çalışacakmış gibi kontrol etmeniz gerekir.

TERMODİNAMİK: Park Plaza'nın sahip olduğu "özel" bir mekanik-tesisat uygulaması var mı?

MEHMET ERKAN: Diğer binalarda pek olmayan bir diğer uygulamamız da; bilgisayar odaları için özel bir hat tesis etmiş olmamızdır. Artık açık ofislerde 20-30 bilgisayar çalıştığını görüyoruz. Böyle ortamlarda özel bir hava şartlama gerekir. Bir kondens hattı oluşturduk. Burada kondens suyuyla çalışan cihazlar seçtik. Çünkü bunu tesis etmezseniz ileride soğutma yükü hesaplarınıza, koşullar uyum sağlayamayabilir. Özel nem ve sıcaklık koşulu gerektiren mahaller için, bu sebeple özel cihazlar kullandık. Tabii bu cihazlar da kompresörleri içinde bulunan gazlı sistem splitlerdir. Split-lerde biliyorsunuz dış havaya ihtiyaç vardır. Fakat dış ünite koyacak yerimiz yok. Onun için su soğutmalı cihazlar olması gerekir. Bu kondens hattı ile besleme suyu sağlanmaktadır.

TERMODİNAMİK: Projelendirme sonrası başlayan süreçte, şahsi gözlemlerinizle, dikkat edilmesine işaret ed^

ceğiniz noktalar nelerdir?

MEHMET ERKAN: Özellikle cihaz ve ekipman alımlarına başlamadan önce, shop drawing çalışmalarının belli bir noktaya gelmesini beklemenin mevcut duruma uygun olmayan cihaz alımı riskinden kaçınılacağı görüşündeyim. Sistemlerinizi kurma aşamasında cihaz alımı yapacağınız firmalarla sisteminizi tartışmak faydalı olacaktır. Özellikle kullanma suyu şartlandırma cihazlarının seçimi için doğru prosedür izlenmelidir. Öncelikle kullanacağınız, suyun kimyasallar analizlerinin doğru bir şekilde yapılmasını sağlamak ve şebeke suyu girişi basıncının minimum basınç değerini tespit etmek gerekir. Bu sayade (anacağınız kum filtresi gibi cihazların işletmede nasıl bir performansı olacağını görebilirsiniz. Aynı zamanda ultraviyole cihazlarının debi değerlerinin belirlenmesinde kimyasal analizler gözönünde tutulmalıdır. Diğer önemli bir konu da soğutma kuleleri su şartlandırma cihaz, ekipman ve kimyasal madde seçimidir. Bu konuda maalesef yerel yönetimlerin yönetmelikleri bulunmamaktadır. Halbuki bu konu insan ve çevre sağlığı açısından ve sistemlerin ömrü bakımından önemli. Bu tür sistemler gözardı edilmemeli ve bu konuda bilgi sahibi kişi ve firmalardan yardım alınmalı ve bu konuda çalışmaları olan ülkelerin standartları incelenerek bu sistemler kurulmalıdır.

TERMODİNAMİK: Cihaz-komponent alımlarınızda, ülkemizdeki arz olanaklarını yeterli buldunuz mu?

MEHMET ERKAN: İstediğimiz spekle-re uygun olmayan cihaz alımı yapmadık. "Gereken uygunlukta cihaz yoksa, başka sistemler tercih edilmeli" kararlılığında olduk. Alıcı pozisyonundaki kişiler, mutlaka ne istediğini bilmeli, gerekenin ne olduğu konusunda sağlıklı bilgi sahibi olmalı. Satıcı tarafın sunduğu ile yetinmemeli. Siz ne istediğinizden eminseniz uygun cihazı bulursunuz. Bazı satış elemanları, sattığı ürünle ilgili çok iyi bilgi sahibi değil. Eğer alıcının da bilgisi, alacağı cihazın kondisyonundan emin olmasına yeterli değilse, kullanımda ortaya çıkan problemlerle karşı karşıya kalması kaçınılmazdır. Piyasada türdeş cihazlar arasında çok büyük kalite farkları bulunmamakta. Önemli olan teknik hizmet ve servistir. Bu anlamda güvence verebilmeli satıcı firma.

TERMODİNAMİK: "Yüksek yapıların" inşası ile ilgili spesifik güçlükler olmalı.

MEHMET ERKAN: Yüksek yapı mühendisliğinin yayılı binalara göre daha farklı olduğunu düşünüyorum Yılların mühendisi de olsanız eğer daha önce yüksek yapıda çalışmamış iseniz karşınıza çıkacak problemler daha farklı olacaktır. Bunların başlıcaları basınç ve dikey hattaki boru montajlarıdır. Dikey hattaki ısıtma ve soğutma borularının montajı esnasında ek-senlenmesi çok iyi yapılmalı ve kom-pansatör yerlerinin çok iyi tespit edilmesi gerekir. Bütün bu işlemlerin doğru yapılması iyi bir mühendislik çalışması, iyi bir işçilik ve zaman gerektirir. Sistemlerin dengesiz çalışmaması için reglajını yapabilmeye yönelik malzemeler kullanılmalı; Tasarruf olur diye bu malzemelerden vazgeçilmemelidir. Ayrıca iş'i yapan ve yaptıran firmaların test cihaz ve ekipmanlarının kaliteli ve kalibrasyonlu olması gerekir. Genel olarak söylebilece-ğim diğer bir husus da binanın otomasyon senaryolarının işin başında belirlenmesi gerekir.

TERMODİNAMİK: Park Plaza inşasında bilfiil gözlemlerinizle; ülkemizde bu alanda ciddi bir eksik olarak değerlendirebileceğiniz husus var mı?

MEHMET ERKAN: Türkiye'de yangın konusunda standartlar çok eksik. Yan-gın-güvenlik alanında getirdiğiniz bir malzemenin TSE'de karşılığını bula-

 

mıyorsunuz. Gümrükte problemler yaşıyorsunuz. Bir cihazınız Alman normlarına göre, bir başka cihazınız, bir başka ülke standartlarına göre imal edilmiş ve tüm bunlarla ilgili Türk standartı karşılıkları yok veya çok eksik. Yangın çıkışlarında Alçıpan gibi yangına dayanıklı malzemeler kullandık. Yangın tesisatında en küçük bir taviz bile verilmediğini söyleyebilirim. Ayrıca bina tam kullanımda iken, emsal yapılarla giderleri karşılaştırıldığında, anlamlı oranda ekonomi sağladığı görülebilecektir diye düşünüj^ rum. Enerji tasarrufuna yönelikle temler, başka yapılarda da kullanılmakta. Çektiğiniz enerjiyi daha verimli kullanabileceğiniz cihazlar alıyorsunuz ama çektiğiniz enerjiden daha azını çekmeniz de mümkün. Burada da mühendislik ön plana çıkıyor. Frekans değiştiricili bir pompa seçebilirsiniz ama o pompanın frekansını nasıl, hangi durumlar için değiştirmeniz gerektiğini tayin çok önemli. Basınç sensörü kullanacaksınız ama nereye koyacağınız çok önemli. Burada mühendislik kapasitesinin sınırı yok. Bilgi, sürekli daha ileriye gitmeli, götürülmeli. Yeni koşulları karşılayabilmenin başka bir yolu yok görüşündeyim.

TERMODİNAMİK:  Verdiğiniz  bilgiler için teşekkür ederiz.


Etiketler