Header Reklam
Header Reklam

“Elektronik Ortamda Yapılan İhalelere Katılmıyoruz”

01 Kasım 2024 Dergi: Kasım-2024
“Elektronik Ortamda Yapılan İhalelere Katılmıyoruz”

Genç Mühendislik Elektromekanik Tesisat Taahhüt Şirketi Kurucu ve Yönetim Kurulu Başkanı İlker Alkun:  “Elektronik ortamda yapılan ihalelere katılmıyoruz”

Makine mühendisi İlker Alkun tarafından kurulan Genç Mühendislik, 29 yıldır mekanik, elektromekanik tesisat taahhüt alanında sürekli çıtasını yükselterek yoluna durmaksızın, hiç ara vermeden devam ediyor. Fenerbahçe sevgisiyle büyüyen Alkun, biri 5 yaşında, diğeri 2 aylık olan kızlarını da Fenerbahçe sevgisi ile büyütüyor. Fenerbahçe 1907 derneği üyesi olan Alkun, Fenerbahçe Spor Kulübü Kongre Üyesi olarak Camianın içinde aktif yer alıyor.

29 yıllık maraton koşusunda çok sayıda ödülün sahibi olan kuruluşun yolculuğunu, değerlerini, kurucusu ve yöneticisi Sn. İlker Alkun’dan dinledik…

Gençtik, enerjimizle, azmimizle basamakları birer birer çıktık 

Bu mesleği bana aşılayan, benim rehberim olan genelde endüstriyel projelerde yoğun yer alan ACS Genel Mühendislik şirketinin kurucusu ve yöneticisi Boğaziçi Üniversitesi mezunu, Makine Mühendisi Cem Sayın beyefendi olmuştur. Bugüne dek tanıdığım, mesleğindeki en iyi mühendislerin başında gelir. Kendisinin yanında proje alanında bir süre çalıştım ve aynı zamanda eğitim aldım. Oldukça disiplinli, işine hakim, organizasyon kabiliyeti yüksek, hem iyi bir mühendis hem de iyi bir yönetici olduğunu gördüm, kendime onu hep örnek aldım. 

Taahhüt yapım işlerini üstlendiğimiz toplu konut, villalar, yüksek katlı binalar, oteller, Avm'ler, spor kompleksleri, hastaneler gibi kapsamlı projeleri başarıyla bitirdikten sonra aynı firmaların yeni projelerinde de tercih edildik. İş yaptığımız şirketlerle birlikte büyümeye devam ettik. 

Genç Mühendislik’in geride bıraktığı 29 senesine dönüp baktığımda...

İstikrarlı gelişimimizde en büyük başarımızı işverenlerimizi hiçbir zaman yarı yolda bırakmamış olmamıza borçlu olduğumuzu görüyorum.

Üstlenmiş olduğumuz projelerin bazılarında para kazanmasak bile sorumluluk bilinci ile hareket ederek işlerimizi eksiksiz, sorunsuz bir şekilde teslim ettik.

Bu bize iş yaptığımız şirketlerin bir sonraki projelerinde de öncelikli tercih edilmemizi sağladı. Güvenilirliğimizi günden güne, her yeni projeyle güçlendirdik.

Sektörümüzdeki en büyük güçlerimizden, tedarikçi iş ortaklarımızı hiç üzmedik. Tedarikçi iş ortaklarımıza malzeme temininde verdiğimiz sözlerimizde durmaya özen gösterdik.

Başlangıçtan bugüne çalıştığımız tedarikçi iş ortağı firmalardan hiç kopmadık. Çoğunlukla hep aynı firmalarla yolumuza devam ediyoruz.

Bizi destekleyen hiç kimseden kopmadık

Yani bu konuda muhafazakar bir tutum içinde olduk diyebilirim. Bu yolda yürürken destek gördüğümüz, şirketimize sahip çıkan tedarikçilerimize; daha büyük projeler alıp, daha iyi kazanç elde etmeye başladığımızda da sırtımızı asla dönmedik.  Yine onlara projelerimizde yer verdik. Malzeme tedariğinde iş ortaklarımızın üstün gayretleri ile işverenlerimize kesintisiz hizmet vermeye devam ettik. Piyasadaki en büyük gücümüz, tedarikçilerimiz oldu. Tedarikçilerimiz de bizim her almış olduğumuz yeni projemizi sorunsuz tamamlayacağımızı bilir, bunun için hangi projeyi aldıysak en uygun şartlarla malzemeleri temin ve teslim etmeye çalışırlar.

Bu bizler için inanılmaz büyük bir piyasa kredisi anlamına gelir. Bu kredinin hiçbir maliyeti yok. Sadece dürüst olmanız, güvenilir olmanız yeterlidir. Biz bunu sağlayabildik.

Krizleri doğru planlamayla yönettik, hasar almadık

Şirketi kurduğumuzdan bugüne kadar geçen zamanda ülkemizde en az 3-4 tane büyük ekonomik kriz yaşandı. Biz bu krizlerin hepsinden doğru planlamayla, doğru organizasyonlarla başarılı bir şekilde çıktık, hasar almadık. Hem işverenlerimiz hem tedarikçilerimizle birlikte bu süreci hep birlikte doğru bir şekilde yönettik. Pandemiler, savaşlar; Orta Doğu ve dünyanın her yerinde şu an kazan kaynıyor. Çalışan tüm yönetici arkadaşlarımız ve sahada büyük emek veren ekiplerimizle son derece dikkatli ve seçici olarak yolumuza devam etmeye gayret gösteriyoruz.

Biz içinde bulunduğumuz bu süreç içerisinde özellikle son beş senede yurt dışına da açıldık. 2010-2012 yılları itibarıyla Ukrayna, Irak, Azerbaycan ve Afrika’da önemli projelere dahil olduk. Azerbaycan'da halen ciddi mesai harcıyoruz. Rusya'da dört yıl önce şirket kurduk. Faaliyetlerimiz orada da devam ediyor. Orada oldukça profesyonel bir kadromuz var. Rusya'da en üst düzey projelerde, konut, AVM, iş merkezi, otel, eğitim kurumları, hastaneler ve endüstriyel projelerde faaliyet gösteriyoruz.

Ülkemize güveniyoruz, güçlüyüz, ama Çin gerçeğini görmeli, değerlendirmeli ve buna göre pozisyon almalıyız

Ülkemiz bugüne kadar bir sürü badire geçirdi, ama hepsinin de üstesinden geldi.

Güçlü, dinamik bir nüfusa sahibiz. Özel sektörümüz çok kuvvetli. Dünyanın her yerinde iş yapabilen kabiliyette bir özel sektör dinamiğimiz var. Türk Müteahhitler dünyanın her yerinde büyük işler yapabiliyorlar. Türk müteahhitleri şu an Çin'den sonra dünya ikincisi konumda.

Çin gerçeğini hiç göz ardı etmemek gerekiyor. Çin şirketleri birçok alanda ciddi devlet desteği alıyor. Şu an birçok projede organizasyon kabiliyeti yüksek Çinli şirketler ile yarışıyoruz. Ekonomik güçleri ve enerjileri çok yüksek, Türk firmaları olarak Çinli şirketler ile yurt dışında mücadele edebilmemiz için ciddi manada destek ve teşvikler almamız gerekiyor. Türk şirket yöneticileri vize sorunları ile karşı karşıya kalmamalı. Örnek olarak Ticaret bakanlığı Türk şirketlerinin yurt dışında daha çok koşturması, daha çok mücadele etmesi , ülkemize döviz getirebilmesi ve rakipleri ile rekabet edebilmesi için mesela yine örnek vereceğim; “beyaz” pasaport adı altında (belirli ciroları sağlamış, iş bitirme belgeleri mevcut, belirli sayıda çalışan şartlarını yerine getirebilen, ekonomik banka mektup limit şartları eksiksiz firmaların yöneticilerine sorun yaşamamaları için böyle bir uygulama başlatarak destek olabilir. Örneğin şu anda AB ülkelerinde çok ciddi iş fırsatlar var, şahsen benim vize sorunum yok ancak, Türk işçilerin yeteri kadar sayıda çalıştırılması konusunda problemler yaşanmakta. Türk beyaz ve mavi yaka çalışanlarının İş gücünün serbest dolaşımı bizler için çok önemli.

Türk müteahhit firmaları da ortam koşulları ne kadar zorlu olursa olsun dünyanın tüm coğrafyalarında çalışabilme özelliğine sahip. 
Bizim Habarovsk'da bir proje gerçekleştiriyoruz. Habarovsk Uzak Doğu Rusya'da Rusya Federasyonu'nun Çin sınırına yaklaşık 30 km uzaklıkta bir şehirdir. 

Buradan Habarovsk'a 15 saatte gidiliyor. Hava sıcaklığı eksi 35 derece, ustalarımız çelik kaynak yapıyor. Gerçekten Türk kaynakçılar, borucular, usta ekipleri ve Türk mühendisleri çok başarılı. İşverenlerimiz aksiyon hızımıza şaşırıyorlar. Koşan kazanıyor. Koşamadığınız zaman bir sonuç alma şansınız yok.

Herkese bir şans verilebilir, sonrasını sizin karakteriniz belirler

Gayretle çalıştığınız ve dürüst olduğunuz zaman dünyanın her yerinde iş var.

Siz eğer dürüstseniz, gerçekten niyetiniz iş yapmaksa, avansı alıp kaçmayacaksanız, gerçekten aldığınız avansı imzaladığınız işe harcayacaksanız, doğru nakit akış planıyla projeyi yönetecekseniz, karşınızdakiler size bir kere şans veriyor. O şansı doğru değerlendirdiğinizde, etik davrandığınızda artık yolunuz açık. Aksi takdirde o pazarda yok olursunuz. 

Projenin büyüklüğünden önce işverenin güvenilirliği önemli

Biz son dönemde Türkiye'deki nitelikli özel projelerin birçoğunda özel davet ile çalışma şansı bulduk. Şirket olarak elimizde çantayla firma firma gezmiyoruz. Türkiye'de bir projeye kazma vurulacaksa o projenin bizimle ilgili kısmının dosyalarını yatırımcı ve yüklenici şirketler bize ulaştırıyor. Hangi işveren olur ise olsun muhakkak kendileri ile iş yapılabilirliği değerlendiriyoruz ve o firmayla yol alabileceğimize inanmıyorsak teklif vermiyoruz. Proje ölçeği, karlılığı tek başına karar verme kriterimiz değil. İşveren firmanın bize güven vermesi bizler için çok önemli.

“Marka bilinirliği” açısından Genç Mühendislik, alanında Türkiye'nin ilk beşinde diyebiliriz. 

Elektronik ihalelere hiçbir zaman katılmıyoruz

Bu bizim prensip kararımız. Elektronik ihalelerin sağlıklı yapılabildiğine inanmıyoruz. Çünkü Elektronik ihalelerde zarflar açılıp rakamlar ekranda yayınlanıyor, önce 10 dakika, sonra bir 10 dakika, sonra bir 10 dakika bir süre koyuyorlar, sonrasında bakıyorsunuz ihalenin sonuçlanması bir-bir buçuk saat sürüyor. İşveren hedefindeki rakamı göremeyince sürekli süre uzatıyor. Çok manipülatif bir ortam olduğunu düşünüyorum. İhaleyi açan firma, fiyatı aşağı çekmek için karşınıza “rakip firma” gibi görünen bir muhatap dahi koyabildiği düşüncesi artık bizlerde hasıl oldu. Bu yöntemi güvenilir bulmuyor, teklif hazırlamak için onca gün çalışıp ardından böyle bir adil olmayan uygulama ile yarıştırılmak emeğe saygısızlık olarak görüyorum. KİK bu konuda çok net uygulama yapıyor, teklifinizi iletiyorsunuz, zarflar açılıyor, ardından projeyi alan firma hemen aynı gün açıklanıyor, sonrasında firmaların vermiş olduğu fiyatları yayınlıyorlar. Bunun bize daha adil bir yaklaşım olarak geldiğini söyleyebilirim.

Para kazanmanın ötesinde gururlandığımız projelerimiz var

Emlak Konut A.Ş ile Yapı & Yapı şirketinin İstanbul Finans Merkezi SPK binası projesinde yer aldık.

Projemizi, işverenimizin de destekleriyle başarılı bir şekilde teslim ediyoruz. Bu bizim için önemli ve gurur veren bir adımdı. Genç Mühendislik olarak Türkiye için büyük önem taşıyan bir projenin parçası olduk. Bu benim için paradan çok daha kıymetliydi.

Bunun yanı sıra Türkiye'de yapılan üç tane pandemi hastanesinden birini, Sağlık Bakanlığı, ATR inşaat tarafından yapımı gerçekleştirilen Sakarya Pandemi Hastanesi projesini başarıyla 5 ay gibi kısa bir süre içerisinde A'dan Z'ye tüm ekipmanlarıyla birlikte, çalışır halde teslim ettik. Bu da gurur projelerimizden bir tanesi oldu.

Emlak Konut A.Ş inşaat sektörünün en önemli yapı taşlarından biridir. Emlak Konut projelerinde çok önemli görevler aldık. Son dönemde Ege Yapı şirketi ile iki yüz elli bin metrekarelik Batışehir projesinin yapımını gerçekleştirdik. Yıldızlar İnşaat firmasıyla Halkalı'da yapımı tamamlanan Bizim Mahalle projesini teslim ettik. Şu anda Fikirtepe'de devam eden Kuzu Grup’un altı yüz konutluk projesi için çalışmalarımız devam ediyor.

Ege Yapı’nın yine Emlak Konut’la yapımını gerçekleştirmiş olduğu Çınarköy'deki projesinde yer alıyoruz. Önümüzdeki günlerde umarız Emlak Konut A.Ş. yatırım projelerinden iki büyük projesinde daha yer almak için mücadele veriyoruz.

Türkiye'nin gurur markalarından Aselsan’ın 3.AnaJet Hava Üssü projesinde Siyah Kalem şirketinin yöneticileri, duydukları güvenle bizi ana işverenimize tavsiye etti, Aselsan yetkilileri de sağ olsunlar bizi onayladılar. Genç Mühendislik, Aselsan'ın da artık tedarikçi listesine girecek. Mahcup olmamak için büyük gayret gösteriyoruz, çalışmalarımızın dördüncü ayındayız. Bu projeyi çok önemsiyoruz ve yöneticilerimiz projeyi yakından takip ediyor. 

Bir başka önemli gücümüz banka kredibilitemiz

Ülkemizin gerek devlet bankalarında gerek özel bankalarında şirketimiz çok iyi bir kredi notuna sahip durumda. Dolayısıyla proje büyüklüğü ne olursa olsun banka teminat mektubu konusunda şirket olarak çok kapsamlı olanaklara sahibiz. Bizim en önemli güçlerimizden bir tanesi de budur.

Biz bir projeyi aldığımızda teminat mektubunu verme süremiz 3 gündür.

Birkaç milyar bütçeli birkaç projeyi aynı anda yürütebilecek olanaklara sahip bir pozisyondayız.

Yeni hedefimizde metro uygulama projeleri var

Önümüzdeki dönem için Ulaştırma Bakanlığı ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nın Metro projelerinin yapılması için ortaya koyduğu hedef projeksiyonlara baktığımızda, ülkemizde metro raylı sistem projelerinin yapımı için ciddi hedefler olduğunu görmekteyiz. Firmamızın takip ettiği ,ortaya konan bu hedefler ve projeksiyona göre metro projeleri bulunuyor. Bu sene itibarıyla yakın takibe aldığımız önemli bir iş kolu oldu.

Biz de raylı sistemlerde bir pozisyon alacağız. Raylı sistem projelerinde adımız daha sık duyulacak. Bunun için ayrı bir ekip kurduk.

Diğer işlerimizin yoğunluğu sebebi ile Genç Mühendislik aslında bu konuyu ciddi bir şekilde ihmal etti. Genç Mühendislik 1997 yılında Fransız ALSTOM ve CEGELEC firmasıyla Taksim metro projesinde görev aldı. O tarihte 21 yaşındaydım. 22-23 firmanın katılım gösterdiği mekanik tesisat taahhüt işleri ihalesinin yapımını hazırlamış olduğum dosyanın ciddiyetini beğenen , takdir eden Fransızlar şahsıma güvenerek projenin yapımını bize vermişlerdi. Dönemin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı , Şu Anki Cumhurbaşkanımız Sn. Recep Tayyip Erdoğan beyefendi idi. Yüklenici firmaya projenin bir an evvel tamamlanması için zaman zaman kendileri Şantiye’ ye gelerek yoğun baskı yaparlardı. O günlerde Fransız Yüklenici Firma koordinatörü Mösyö “Konsti Paker” Projeyi başarı ile tamamladıktan ve Fransız Yüklenici firmaya teslim ettikten sonra  “Türkiye’de metro alt yapısına büyük yatırım yapılacak, bu alanı sakına ihmal etmeyin” demişti ama 1998-2000 yıllarında ülkemizde yüksek katlı binalar, fabrikalar, toplu konutlar, villalar gibi çok fazla üst yapı projesinin yapım işlerinde şirketimiz ihaleler kazandığı için, o dönem ne yazık ki metro tarafını ihmal ettik. Ama bundan sonra arayı kapatacağız ve metro projelerinde çok daha fazla yer alacağız.

Bu dönemde deprem bölgesinden çok ciddi talep var

Deprem bölgesindeki işlerle, sektördeki bazı firmalar bölgedeki fiziki şartlar ve lojistik zorluklar sebebiyle ilgilenmiyor. Deprem bölgesinden bize de çok ciddi talep geliyor. Felaketin yaralarını sarmak, bölgeye değer kazandırmak için elimizden geleni yapıyor, tekliflerimizi veriyoruz. Şu anda bölge, devasa bir şantiye. Bölgede devam eden projeleri ziyarete gittiğinizde Etrafınıza baktığınız zaman aynı anda çalışan 800-1000 adet vinç görebiliyorsunuz.

Vatandaşları yeniden ev sahibi yapmak için Türk mühendisleri, ustaları, işçileri inanılmaz bir tempo ile çalışıyorlar ve Türk müteahhitleri orada büyük bir fedakarlık gösteriyorlar. Bazı noktalarda bedelsiz, bazı noktalarda alınan bağışlarla, net maliyetlerle işler yapılıyor.

Bölgede iş yapan müteahhit firmalara üzerimize düşen bir görev varsa hazır olduğumuzu ilettik. Büyük felaketin ardından da şirket olarak elimizden gelen yardımlarda bulunduk. Allah bir daha ülkemize öyle bir felaket yaşatmasın. İnşallah devletimiz ve özel sektör el ele vererek başarı ile bu zorlukların üstesinden gelecektir.

Hiçbir ayrım yapılmaksın iktidarı, belediyesi el ele verip İstanbul'u olası büyük bir depremden koruyacak tedbirlerin alınması gerekiyor. Gerek Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın gerek İstanbul Büyükşehir Belediyesinin güçleri yettiğince kentsel yenileme çalışmaları içinde olduğunu görüyoruz. Devlet hastaneleri ve okulları yenileniyor. İstanbul için çok daha fazla çalışmak gerekiyor, ülkemizin önemli bir nüfusu ve ekonomik döngüsü bu şehirde.

Yenilenen projeleri görmek bizleri mutlu ediyor ancak daha fazlasına ihtiyaç olduğu kesin.

Eğitime çok önem ve destek veriyoruz

Üniversitelerde panellere, konferanslara vakit buldukça katılmaya çalışıyoruz.

Projelerimizde gençlere yer veriyor ve nitelikli insan gücünün artmasına destek oluyoruz. Keşke gençlere daha fazla elimiz değebilse, bunun için daha fazla çalışacağız.

Liyakat gözetilmezse projeler zarar görür

Bizim sektörümüz zor bir sektör ve elektromekanik tesisat taahhüdü yapan birçok değerli firma bulunmaktadır. Genç Mühendislik bu firmalar arasında son dönemde ciddi projeler gerçekleştiren firmalardan bir tanesi olmuştur. Büyüyerek sektörümüzde hız kesmeden, müşteri seçerek, dikkatle çalışmalarımıza devam etmekteyiz.

Sektörümüzde yeni kurulan firmalara iş verilmesin mi? Verilsin, ama verilecek iş, firmanın organizasyonel ve operasyonel ölçeği ile uyumlu olmalı.

Göz göre göre gereken liyakata sahip olmadığı ayan beyan ortada olan firmalara projenin tamamlanamayacağı kesin olan bedellere işin verilmesini, iyi niyetli bir davranış olarak kabul etmiyoruz. 

İşverenlerimizin çoğu liyakata önem veriyor, bu şekilde yaklaşım göstermeyen şirketler ile çalışmalarımızı sürdürmüyoruz.

Artık ülkemizde ve dünyada inşaatın en önemli bütçelerinden bir tanesi elektromekanik tesisat taahhüt işlerinin yapım bütçesidir. Bu alanda iş yapacak şirketlerin sınıflandırılması gerekmektedir. 

Yani bir işin ölçeğine göre yeterlilik kriterleri belirlenmeli, iş bitirme belgeleri adı altında yetki belgeleri verilmeli. MEP disiplini adı altında birçok iş başlığı bulunmakta. Örneğin kanal imalatı konusunda başarılı olan bir işletmenin, kanal imalatı konusunda büyümesi çok daha faydalı bir durum iken,  birçok disiplinden oluşan MEP işlerine talip olmasını ciddi manada tehlike olarak görüyorum. Firmalarımız yetkin oldukları konularda ilerlemeli, yaptıkları iş ne ise onun en iyisini yaparak mesleki kariyerlerine devam etmeli diye düşünüyorum. Yaptığımız işte riskler çok fazla , tam anlamıyla hakim olmadığınız bu kadar riskli işlere yarışarak girmek ciddi tehlikeli ve yıpratıcı olmaktadır. Bu konuda iş yapmakta olan firmaların çok dikkat etmesi gerekiyor. Artık sözleşme rakamlarımız çok yüksek, bizim işimizde hem yapılan işi iyi bileceksin, hem malzemeyi iyi tanıyacaksın, doğru satın alma yapacaksın, doğru şekilde borçlanacaksın, Nakit akışı çok iyi yöneteceksin, doğru insanlar çalıştıracaksın, doğru işverenlere iş yapacaksın, finansı, muhasebeyi iyi bileceksiniz, organizasyon kabiliyetiniz yüksek olmalı, yani çok fazla bileşen bir arada, makinelerin dişlilerinden farkımız yok, bir tane hususta hata yaptığınızda yada şirket sahibi olarak eksik kaldığınızda tüm dişliler durabilecek durumda bir iş icra ediyoruz. O yüzden bizim işimizde sadece yaptığınız işi iyi bilmek yeterli değil.

Şantiyelerde iş güvenliği konusu büyük önem taşıyor

İş güvenliğiyle ilgili ekibimize sürekli eğitimler veriliyor. İşveren tarafının denetiminden önce kendi personelimizi denetliyor eğer bir eksiğimiz veya hatamız varsa herkesten önce mümkün olduğunca biz tespit ederek iyileştirme prosedürleri uyguluyoruz.  Son 10 yıldır herhangi bir iş kazamız yok, 29 yıldır da büyük iş kazamız yok. Ama iş güvenliği konusunda önemli bir bütçe ayırıyoruz. 

Gelişmiş yazılımlara yatırım yapmak, şirketi geleceğe taşıyor

Çok ciddi bütçeler ayırarak şirketimizde oturtmuş olduğumuz ERP programı ile şantiyelerimizi yönetiyoruz. Tüm projenin maliyet detaylarına yönelik hareketleri disiplinli bir şekilde projelerimizde depocularımızdan, insan kaynaklarına, satın almadan , maliyet raporlamaya, maaş ödemelerine, hakkedişlerimize kadar yetkili kılınmış yöneticilerimiz ile aksaklık yaşanmadan projelerimizin her safhasını kontrol edebiliyoruz. Bu kontrol sistemi sayesinde tüm disiplinler bir birine bağlı çalışıyor, oluşabilecek açıkların önüne geçme olasılığınız yüksek oluyor, hata oranını minimize etmiş oluyorsunuz.

Son söz

Genç Mühendislik, dünya geneline Türk mühendislik becerileri ve ahlâkında iyi bir örnek olmak için çalışıyor. Ülkemize bağlılığımız ve işimize duyduğumuz aşk, yol haritamızın dinamosu olacak. Genç Mühendislik, bu vatanın gençlerinin de yanında olmaya her zaman devam edecek.