Clicky

Header Reklam
Header Reklam

DOSİDER Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Cihad Vardan: 'Dünyanın ilk on büyük ekonomisi içinde yer alacaksak ve 500 milyar dolar ürün ihraç etmeyi düşünüyorsak, bu ürünleri üretecek enerji altyapısına sahip olmamız lazım'

05 Ağustos 2013 Dergi: Ağustos-2013
DOSİDER Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Cihad Vardan: 'Dünyanın ilk on büyük ekonomisi içinde yer alacaksak ve 500 milyar dolar ürün ihraç etmeyi düşünüyorsak, bu ürünleri üretecek enerji altyapısına sahip olmamız lazım'
DOSİDER’in amaç ve faaliyetleri

Faaliyetlerine 1993 yılında başlayan Doğal Gaz Cihazları Sanayicileri ve İşadamları Derneği (DOSİDER), ülkemiz doğalgaz sektöründe haksız rekabeti önlemek, uygulamada proje, malzeme ve işçilik standardizasyonunu sağlamak, doğalgaz sektörünün gelişmesini sağlamak amacıyla; yasa, nizamname, şartname, kararname ve standartların hazırlanmasına katkıda bulunmak, üretimde uluslararası standartlara uyulmasını sağlamak, doğalgaz temini, dağıtımı, kullanımı ve tüketimi ile ilgili tüm kamu ve özel kuruluşların işbirliği hususunda zemin oluşturmak amacıyla kurulmuştur. Sektörün önde gelen 26 yerli ve yabancı firması DOSİDER üyesidir. Bu firmalar, ısıtma sektörünün yaklaşık % 95’ini teşkil etmektedir. Üye firmalarımızın sorumluluğunu taşıdığı ürünler; kazan, kombi, brülör, doğalgaz sobası, sayaç ve panel radyatör olarak sıralanmaktadır. CE, EN ve TSE standartlarına sahip bu ürünlerin yıllık toplam pazarı 1 milyar dolara yaklaşmaktadır. Ayrıca derneğimiz bünyesinde bulunan Tanıtım ve Pazarlama Komitesi, Teknik Komite ve Ankara Komitesi de kendi alanları ile ilgili konularda faaliyetlerini sürdürmektedir. Tanıtım ve Pazarlama Komitesi; doğalgaz kullanımının yaygınlaştırılması hedefiyle çeşitli tanıtım faaliyetlerini yürütmekte, sektörümüzde haksız rekabetin önlenebilmesi ve çalışmalarımızın sürekliliğinin sağlanması görevlerini üstlenmektedir. Teknik Komite ise; kurum ve kuruluşların şartnameleri doğrultusunda cihazlarla ilgili uygulanması gerekli standartların, yönetmeliklerin altyapısının hazırlanması hususlarındaki çalışmalarını sürdürmektedir. EPDK, BOTAŞ, TSE, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, Bayındırlık ve İskân Bakanlığı, GAZBİR (Gaz Dağıtıcıları Birliği Derneği) ile gaz dağıtım kuruluşları ile üyelerimiz arasında kurularak; sektör sorunlarının çözülmesi ve sektörün gelişmesi yönünde çalışmalar yapılmaktadır. Sektörel dernekler TTMD, İSKİD, İZODER ve ISKAV ile sürekli iletişim halinde olarak sektörün geliştirilmesine yönelik çalışmalar gerçekleştirilmekte, ortak projeler yürütülmektedir. Doğalgaz kullanımına geçmiş veya geçecek olan merkezlerde, doğalgazın avantajlarının daha doğru bir şekilde aktarılabilmesi için bilgilendirme toplantıları düzenlenmektedir. Özellikle sektörümüzü yakından ilgilendiren ve üye firmalarımızın çalışmalarına katkıda bulunabilecek yasal düzenlemeler ile ilgili, yetkili kurumlarla temasa geçilerek üye firmalarımız çalışanlarına yönelik bilgilendirme toplantıları düzenlenmektedir. Doğalgazın Yaygınlaştırılması Projesi’ne katkıda bulunulması amacıyla, yerel gaz dağıtım kuruluşlarının düzenleyecekleri Doğalgaz Abonelik Kampanyaları, DOSİDER tarafından desteklenmektedir. Kuruluşların düzenleyecekleri doğalgaz abonelik kampanyaları için derneğimizce bir hediye kombi havuzu oluşturulmuş ve gaz dağıtım kuruluşlarından gelen talepler bu havuzdan karşılanmaya başlamıştır. Gaz dağıtım kuruluşlarının düzenledikleri kampanyalarda çekilişle dağıtılan kombiler, DOSİDER tarafından hediye edilmektedir. Tüketici El Kitabı ve Doğal Gaza Geçiş Kılavuzu gibi yayınlar hazırlanarak, tüm tüketicilere ücretsiz dağıtılmaktadır. Hazırlanan bu yayınlarda doğalgaz, doğalgazın avantajları, kullanım alanları, doğalgaz yakan cihazlar ve doğalgaz başvuruları hakkında bilgiler aktarılmakta; tüketicilerin doğalgaz kullanımı ile ilgili her türlü bilgiye kolaylıkla ulaşabilmesi hedeflenmektedir. Doğalgaz kullanımına yeni geçmiş veya geçecek olan illerde düzenlenen tüm sektörel fuarlara DOSİDER olarak katılım sağlanmakta, stantlar kurulmakta ve tanıtımlar gerçekleştirilmektedir. Derneğimiz yayınları buralarda tüketicilere ücretsiz olarak sunulmaktadır. Doğalgazın avantajlarının tüketicilere doğru aktarılabilmesi için geniş kapsamlı bir radyo reklam çalışması gerçekleştirilmiştir. Doğalgaz kullanımına geçmiş merkezlerimizin yerel radyo istasyonlarına verdiğimiz reklamlarla doğalgazın konforlu, çevreci ve ekonomik olduğu vurgulanmıştır. Radyo reklamlarının ardından bu çalışmamız televizyona taşınmış ve hazırlanan reklam filmimiz doğalgaz kullanımına geçmiş veya geçecek olan merkezlerimizin yerel televizyon kanallarında yayımlatılmıştır. Doğalgaz kullanımı konusunda tüketicilerin doğru bilgilendirilebilmesi amacıyla derneğimiz bu ve benzer tanıtım faaliyetlerine devam etmektedir. Gündemimizdeki bazı önemli çalışma konularını şu şekilde özetleyebiliriz: Tüm doğalgaz bölgelerinde, üyelerimizin aynı özellikteki ürünleri kullanılmakta, aynı yakıt yakılmaktadır. DOSİDER olarak doğalgaz dağıtım lisansı tamamlamış ve/veya doğalgaz kullanımına geçmiş tüm merkezlerde aynı İç Tesisat Şartnamesi’nin uygulanmasının en doğru yöntem olduğunu düşünüyoruz. Bu konuda EPDK ve GAZBİR ile görüşmelerimiz devam etmektedir. Toplam enerji tüketiminin %50’ye yakın kısmının yapılardaki ve sanayideki tesisatlarda gerçekleştiği ülkemizde, yürürlüğe giren ve ikincil mevzuat hazırlık çalışmalarının devam ettiği Enerji Verimliliği Yasası hakkında DOSİDER de aktif bir çalışma içindedir. Teknik Komitemiz, oluşturulan çalışma grubu içinde bulunmakta ve sürece katkıda bulunmaktadır. Tanıtım ve Pazarlama Komitemiz, özellikle yeni doğalgaz merkezlerinde; çevre dostu, ekonomik ve konforlu işletme imkânı sağlayan doğalgazın ileri teknoloji ürünü olan cihazlarla ve gelişmiş sistem aksesuarları ile birlikte kullanılarak ısınma maliyetlerinin düşürülebileceği ve dolayısıyla enerji verimliliğine katkıda bulunulabileceği konularında tüketiciyi bilinçlendirme çalışmalarına devam etmektedir. Ankara Komitemiz ise, Ankara’da bulunan tüm kamu kurum ve kuruluşları ile devamlı irtibat içinde olup, sektörümüzdeki gelişmeleri yakından takip etmektedir.
Derneğimiz 20. yılını kutluyor

Bu sene DOSİDER’in 20. yılı. Geçen 20 yıl zarfında DOSİDER, kuruluş amacına yönelik olarak çalışmalarını sürdürdü. Şimdiye kadar Allah’a şükürler olsun ki, ülkemizde cihazlardan kaynaklanan bir facia yaşamış değiliz. Doğalgaz artık sanayiden elektrik üretimine, ticari merkezlerden evlere kadar neredeyse her yerde kullanılıyor. Dolayısıyla pazardaki ürünlerin mutlaka güvenli olması gerek. DOSİDER olarak standartların oluşması, insanların doğalgazı güvenilir ve en iyi konforu sağlayacak şekilde kullanabilmesi için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Geldiğimiz nokta itibarıyla sevinerek bunu söylüyoruz ki, bu konuda DOSİDER başarılı oldu. Türkiye’de kurumlar gelişti. Mesela EPDK oluşturuldu. Eskiden BOTAŞ kanalıyla birçok iş halledilirken, EPDK ile birlikte doğalgazın uygulama süreçleri, sorumlu kurum ve kuruluşlar değişti. Yaşanan tüm bu gelişmelerde DOSİDER’in katkısı büyüktür. Ayrıca tüketicilerin bilinçlendirilmesi konusunda da DOSİDER çok yoğun bir destek sağlamıştır. Doğalgaz, temiz, çevreci bir enerji kaynağıdır. Doğalgaz gelmeden önce, her akşam televizyonda hava kirliliği oranları verilirdi. Akşam belli saatlerden sonra dışarı çıkmak pek mümkün değildi. Doğalgazın gelişiyle hava kirliliği de ciddi anlamda azaldı. Yaşamın farklı alanlarında da doğalgaz kullanımı konfor sunuyor. Mesela musluktan sıcak su daima akıyor. Isıtmada da sunduğu konfor su götürmez. Yine mutfaklarda tüpler yerine doğal gaz direk olarak kullanılmaya başladı. Böylece ev hanımları için çok büyük kolaylık sunmuş oldu. Doğalgazın tüm illere ve ilçelere ulaştırılması için çalışmalar sürüyor. DOSİDER de bu faaliyetlerin içinde yer almaya devam edecek. 20. yılımızı kutlamak için dernek olarak birkaç etkinlik yapmayı düşünüyoruz. Bunları duyuracağız, hem kendimizi hem yapılanları anlatacağız. Doğalgazın olmadığı dönemdeki Türkiye ile bugünkü Türkiye’yi mukayese edeceğiz. Buradaki katkılarımızdan bahsedeceğiz. Ramazan ayı içinde iftar programları yaptık, yapılanlara katıldık. Ankara’da üst düzey temaslarımız oldu. Başta Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanımız Sayın Taner Yıldız Bey olmak üzere, sektörümüzün değerli bürokratlarıyla görüşüp çıkarılacak yasaları konuştuk, dernek olarak elimizden gelen her türlü desteği verebileceğimizi belirttik. Yine “enerji verimliliği konusunda doğalgazla çalışan cihaz ve sistemleri daha verimli hale getirebilmek mümkün müdür, bunu nasıl sağlayabiliriz? Ülke ekonomisine daha fazla nasıl katkı sunabiliriz, daha verimli cihazların kullanılmasına yönelik teşvik mekanizmalarının geliştirilmesi yönünde nasıl bir katkı sağlayabiliriz?” gibi pek çok başlık da çalışmalarımızı hızlandıracağımız konular arasında yer alacak.
 
Yenilenebilir enerjiler ve verimlilik tüm dünya gibi Türkiye’nin de en önemli gündem maddesi

Dünya yenilenebilir enerjili sistemleri konuşuyor, temiz enerji için başta güneş enerjisi olmak üzere sudan, topraktan, kaya gazlarından enerji üretimi gibi konular gündemi oluşturuyor. Enerji üretimi, tüm dünyanın odaklandığı bir konu. Hatta hepimiz ülkeler arası savaşların sebeplerinden en önemlisinin enerji olduğunu biliyoruz. Elbette Türkiye’de de bu konu çok önemli bir gündem maddesi. Türkiye enerji konusunda maalesef dışa bağımlı bir ülke. Yani bugün elektrik üretimi için bile doğalgaz kullanıyor ve bilindiği gibi doğalgazı da döviz karşılığı çeşitli ülkelerden alıyoruz. Bu nedenle enerji üretimi ülkemizin en büyük yarası ve hepimizi ilgilendiren bir konu. Ben hem Enerji Verimliliği Derneği - ENVER’de de Yönetim Kurulu Üyesiyim, hem TOBB’un İklimlendirme Meclisi’nde üyeyim, hem de Türk-Amerikan İş Konseyi ki bu Ekonomi Bakanlığı’nın kurmuş olduğu 2009’da Obama’nın stratejik ortaklık diye yola çıktığı konu ile ilgili oluşturulan iş konseyidir, bunun enerjiden sorumlu üyesiyim. Tüm bu platformlarda hep enerji konuşuluyor. Türkiye’nin enerjide dışa bağımlı olması cari açığımızı oluşturan en büyük etken. Geçen sene enerji ihtiyacımız için yaklaşık 60 milyar dolar harcadık. Bu sene de doğalgaz ve petrol türevleri ile ilgili olarak fiyatlar arttığında bu rakamları ve daha fazlalarını harcamaya devam edeceğiz. DOSİDER üyeleri olarak ihracat noktasında 2023 planları çerçevesinde ciddi katkılar sağlamış olacağız. Türkiye’de doğalgaz yakan cihazların hemen hepsi, önceleri diğer ülkelerden ithal edilirken, bugün ülkemizde oluşturulan fabrikalar dolayısıyla burada da yapılmaya başlandılar. Konuyla ilgili hem Türk menşeili, hem de yabancı menşeili üye firmalarımız ülkemizi bu ürünlerin üretim üssü haline getirerek, üretimlerini bu yöne kaydırdılar. Bunların hepsi ülkemize kazanç demektir. Çünkü bu arkadaşlarımız bu faaliyetleriyle dışarıdaki teknolojileri buraya getirmekle kalmıyorlar, aynı zamanda imal ettikleri cihazları sadece Türk pazarına değil aynı zamanda çevre ülkelere de ihraç ederek ülkemizin istihdamına ve ihracatına katkı sağlıyorlar. Sonuçta, görünen o ki, 2023’te dünyanın ilk on büyük ekonomisi içinde yer alma hedefimizi gerçekleştirebilmek ve 500 milyar dolar ürün ihraç edebilmek için öncelikle ihraç edeceğimiz ürünleri üretecek enerji ve imalat altyapısına sahip olmamız lazım. Bütün bunları hesaba kattığımızda, önümüzde enerji ile çok fazla haşır neşir olacağımız günler var diyebiliriz. Devletin 2023’e kadar yenilenebilir enerji kaynaklarının toplam tüketimdeki yerinin %30’a çıkartılması gibi bir hedefi de var. Bu, yenilenebilir enerji kaynaklarımızla ilgili elimizde ne varsa kullanma yönüne gitmemiz gerektiğine işaret ediyor. Gerek güneş enerjisi, gerek rüzgâr enerjisi, gerekse jeotermal enerji konusunda oldukça yoğun çalışmalar yapıldı, teşvikler verildi. Hidroelektrik santrallerin, eskilere ilaveten bir de mikroları oluşmaya başladı. Bunların hepsi değerlendirilmesi gereken kaynaklar. Yani maksimum derecede, yapabildiğimiz ölçüde tabii ki ekonomik koşulların da elverdiği çerçevede yapmamız gerekir. Fakat bunların bazıları maalesef primer – birincil kaynak değil. Yani eğer rüzgârınız ya da güneşinizin olmadığı durumlarda enerji üretimi de mümkün değil. Ülkemiz, güneş enerjisi ile su ısıtma konusunda başarılı ama güneşten elektrik üretme konusunda zayıf. Güneşten elektrik üretimi maliyeti yüksek bir sistem olarak değerlendirilse de her geçen gün gelişen teknoloji, kısa bir süre içinde bu sistemi de kullanılabilir hale getirecektir. Şimdi hibrid sistemler de kuruluyor; birbirinden farklı cihazları birlikte kullanıp olabildiğince fazla tasarruf sağlayabileceğimiz çözümler geliştiriliyor. Bunlar zaman içinde çok daha yaygın kullanılacaktır. Doğalgazdan elektrik üretmek bizim için günün koşullarında lüks gibi görünse de, bu sisteme geçiş yıllarına bakıldığında hakikaten uygulanabilir tek çıkış noktasıydı. O günlerde acil enerji ihtiyacını en hızlı şekilde karşılayabilecek sistem buydu. Bugün kömür de devreye girdi. Kömürü eskiden bu kadar kullanamıyorduk. Şu an 1000-1200 kcal’lık kömürleri bile iyi bir şekilde yakan teknolojiler ortaya çıkmaya başladı. Şimdi biz eğer yerli kömürümüzü özellikle bu elektrik üretiminde daha etkin bir şekilde kullanabilirsek, o zaman bizim doğalgazda dışarıya bağımlılığımız belirli ölçüde azalacak; dolayısıyla enerji maliyetlerimiz de düşecektir. Bugün 7 milyar civarında insanın, her geçen gün artan bir enerji ihtiyacı varsa, bu talebi bir şekilde karşılamak gerekiyor. Ancak bunu yaparken çevreci, temiz, ülkeye katma değer getiren sistemlere yönelmek, mümkün mertebe enerjiyi içeride üretip bunun yenilenebilir kaynaklardan olmasını sağlayıp dışarıya para ödemekten kaçınmak gerek. Doğalgaz bugüne kadar ülkemize çevrecilik ve kullanım kolaylığı bakımından inanılmaz bir hizmet sağladı. Hepimiz kullanıyoruz ama ne yazık ki ihtiyacımızı karşılayacak kadar kendi kaynağımız yok. Rusya, Türkmenistan, Azerbaycan, İran, Katar ve Cezayir’den gaz alıyoruz. Şimdi İsrail’den de gaz alımı söz konusu. Elbette mevcut yatırımlar ve altyapı, gazlı sistemleri gerektiriyor ama nükleer örneğinde olduğu gibi, alternatif enerji kaynakları konusunda çalışmaların yoğun bir şekilde sürdürüldüğünü de bilmemiz gerekiyor.
 

Etiketler