'Arçelik son 13 yılda 12 kez Türkiye'nin en büyük özel sektör sanayi kuruluşu oldu'

TERMODİNAMİK: Arçelik A.Ş.'nin kuruluşu ve bugünkü hacmini özetleyerek başlayabilir miyiz?
LEVENT ALATLI: Arçelik A.Ş. 1955 yılında kurulmuş ve bugün 42 yılı geride bırakmıştır. Son 13 yılda 12 kez Türkiye'nin en büyük özel sektör sanayi kuruluşu olmuştur. Sadece bir kez, çok kürk bir farkla TOFAŞ öndelik el-etmiştir. Arçelik'ten büyük sadece birkaç kamu kuruluşu var; Tüpraş, Tekel, Erdemir gibi. Pet-kim'le de son Uç yıldır çekişiyoruz. Ben de 13 yıldır Arçelik'te olduğum için, bu şampiyon takımda olmanın gururunu yaşıyorum. Arçeliğin cirosu 1.1-1.2 milyon $ civarındadır. Koç Gru-bu'nun en büyük şirketidir ki "Amiral Gemisi" olarak ifade etmekteyiz. Ana ürün gruplarımız; Buzdolabı, çamaşır makinası, bulaşık makinası, elektrikli süpürge ve klima. Tuzla tesisimiz 600 dönüm arazi üzerine kurulu.
TERMODİNAMİK: Bu hacim içerisinde "Klima"nın payı nedir?
LEVENT ALATLI: Klima, Arçelik ana ürün grupları içerisinde en küçük bölüm. Ciro içerisindeki payı % 3 civarında. Ama klima, son yıllarda kendi içerisinde hızlı büyüme gösteren bir grup. Dolayısıyla gelecekte payının artacağını umuyoruz. Klima üretimi yapılan kapalı alanımız 7.000 nr toplam alana sahip iki binadan oluşuyor.
TERMODİNAMİK: Arçelik-Kli-ma'nın gelişim sürecinden bahseder misiniz?
LEVENT ALATLI: Arçelik 1967'de pencere tipi klima üretimine başlamıştı. O zamanlar Fransız Airwell firması ile bir anlaşma yapılmış. Bu anlaşma çerçevesinde 1967'den 1983'e kadar dört model klima üretilmiştir. Tabii dönemin ekonomik koşulları ve ülkemiz iklim koşulları sebebiyle satışlar, çok büyük bir hacime ulaşamamıştır. 1980'li yılların başında Arçelik, klima modellerini yenileme ihtiyacı hissederek Japonya'nın Daikin firması ile bir lisans anlaşması yapmış, 1984'ten itibaren pencere tipi klimalarımız Japon teknolojisiyle üretilmeye başlamıştır. 1980'li yıllarda satış hedeflerimiz düşüktü. Bunun nedenlerinden biri de birçok malzemenin Japonya'dan gelmesi sebebi ile pahalı olmasıydı. Ancak yaptığımız yatırımlarla, maliyet düşürücü çalışmalarla, özellikle 90'lı yılların başında pencere tipi klima pazarında dominant konuma geldik. 1996 rakamlarına göre pencere tipi klima pazarının % 75'i Arçelik Klimanın olmuştur.
1990'h yıllarla birlikte split klimalar yaygınlaşmaya başlamıştır. Biz de önceleri Japon Daikin split klimalarını ithal ediyorduk. Bir-iki yıl sonra da daha ekonomik olan dolayısıyla rekabet şansı daha yüksek görülen Güney Kore malı Goldstar'ı ithal etmeye başladık. Goldstar'la split satışlarımızda anlamlı bir artış kaydettik. Gamımızı pencere tipi klimalarda üretim, splitlerde ithalatla sürdürürken 1995'te Fransız Moulinex firmasının İspanya'daki klima fabrikasının satışa çıkartıldığını duyduk. Tesisi inceledik. O günkü koşullarda olabildiğince uygundu. Fabrikayı aldık ve komple naklettik. Çok kısa bir sürede de 1996 ortalarında Moulinex'in modelleriyle üretime başladık. 1996, adeta bir deneme yılı oldu diyebilirim. 1997'de üretim miktarım arttırdık. 1997'nin yaz ayları sıcaklık ortalaması beklenenin çok altında gerçekleşince, pazardaki herkes gibi Arçelik de bundan etkilendi. Dolayısıyla Ekim'de üretimimizi durdurduk. İçinde bulunduğumuz dönem içerisinde gelecek yıl için hazırlanıyoruz. Ocak'ta üretime başlayacağız.
TERMODİNAMİK: Türkiye'de split klima üretimi gelişiyor/gelişecek mi?
LEVENT ALATLI: Bu gün için entegre tesis olarak üretim yapan başka firma yok. Ancak Arçe-lik'ten de önce Tarsus'ta montaj ağırlıklı klima üreticisi K&T Klima var. Bu yıl birkaç firma daha hazırlanıyor; Tayvan kökenli parça ithali ile AS, Japonya menşeili ithalatla da İstek, bunlardan ikisi. Mitsubishi Electric'de yatırım teş-viği aldı. Üretim alanında gelişmeler olacağa benziyor. Ama sürecin nasıl devam edeceğini şimdiden kestirmek güç. Demirdö-küm, Beko klimalar da Arçelik tesislerinde üretiliyor. Panel dizaynları farklı ama aynı teknolojik standartla üretim yapılmakta.
TERMODİNAMİK: AR-GE Yatırımları açısından oldukça yetersiz olduğu söylenen ülkemizde, Arçelik, ciddi AR-GE yatırımları ve çalışmalarıyla da öncü. Klimanın AR-GE çalışmalarınız içindeki yerinden ve genel hatları ile AR-GE çalışmalarınızdan bahseder misiniz?
LEVENT ALATLI: Ciromuzun % 1.5 oranındaki dilimi AR-GE yatırımları için kanalize edilmekte. AR-GE Departmanımızda Türkiye'de olmayan veya çok az sayıda bulunan teknolojik gereç ve donanıma sahibiz.
BENİ MELAMED: Elekt mikroskopumuzla malzemelerin dokusunu, 500 bin kat büyütülmüş hücre yapıları olarak incelemek ve avantaj veya dezavantaj getirebilecek özelliklerini analiz edebilmekteyiz. X-ray bölümünde ürünün tam kanal ve boruları ile birlikte röntgeni çekilerek varolan problemi, röntgen üzerinden tesbit etmekteyiz.
Kalıp-Prototip bölümümüzde yeni dizayn denemeleri, silikon kalıplar olarak çalışılarak bir adet prototip elde ediliyor ve alınan sonuçlara göre seri üretime geçilip geçilmeyeceğine karar veriliyor. Ölçme-Kalibrasyon merkezimizde yaklaşık % 80 oranında, gerekli seviyede kalibrasyon gerçekleştirilmekte. Bazı durumlar için Tubi-tak'taki merkeze ve nadir olarak da yurtdışı kalibrasyon merkezlerine gerek duyulmaktadır. 3 boyutlu Laser Doubler Anemometre ile akışkanın akış halindeki kondisyonunu hiç etkilemeden belirlenen bir noktadaki hızını ölçebilmekteyiz. Bu, dünyadaki en yeni ve en tercih edilen tekniktir. Wind Tunnel'da klimanın sistem o'-rak veya fanlarının performansı ilmekte, karakteristik eğrileri çıkartabilmektedir. Uygun fan, buna göre seçilir. Burada, tamamı bizim tasarımımız olan No-frost buzdolabı için fan seçimi bu yöntemle yapıldı. Isı eşanjörlerinin kapasite ölçümleri, havanın ve suyun şartlandırılması, evaporatörle-rin içindeki akışkanlar için yeni alternatiflerin denenmesi, kompresör kalorimetresi diğer birimlerimizden bazıları. Cihazların "ses" ile ilgili testleri için yarı çınlamalı, tam çınlamalı, çınlamasız akustik odalarımız mevcut. AR-GE'mizde Klima Tasarım Metodolojisi üzerine çalışmalar başladı.
TERMODİNAMİK: Türkiye ve dünya geneli için klima pazarını değerlendirir misiniz?
LEVENT ALATLI: Dünya ev tipi ve paket tip klima pazarı 1994'te 22 milyon adet, 1996'da 30 milyon adettir. Son iki yıl içinde % 36 oranında büyüme kaydedilmiştir. Söz konusu 30 milyon klimanın yaklaşık 25 milyonu ev tipi, 5 milyonu paket tiptir. Türkiye'de ev tipi klima pazarı 1994'te 55 bin adet, 1996'da ise 115 bin adet civarındadır. Bu ise son iki yılda % 109 büyüme gerçekleştiğini göstermektedir. 1997'de 120-130 bin adet civarında olabilir. Ama şu an bunu söylemek güç. ISKİD olarak hazırlamakta olduğumuz Envanter çalışması sanırım Ocak'ta tamamlanacak. O zaman sağlıklı bir tahmin ortaya konabilecektir. Klima pazarının ülkemizdeki büyüme hızı birçok firmaya cazip gelmekte. Bu nedenle şu an yaklaşık 70 firma faaliyet göstermekte. Bu sayının gelecekte dengelenerek 35-40 firma seviyesine geleceğini düşünmekteyiz. Sera etkisi ile dünyanın ısınması sadece ülkemizde değil tüm dünyada klima pazarının büyümesine yol açtı. Ancak değişen mevsim normalleri (bu yıl olduğu gibi) olumsuz sonuçlar da getirebilmekte. Yine de evlerde, işyerlerinde, otolarda klima kullanımı düzenli olarak artış gösteriyor. Buna klima çeşitliliğinin zenginleşmesi, teknolojik gelişme koşut olarak ucuzlaması ve toplumun refah seviyesindeki artış eklendiğinde pazarın büyümeye devam edeceğini söyleyebiliriz. Türkiye'de klima pazarını % 40'ını yerli-üretim cihazlar, % 60'ını ise ithal ürünler oluşturmakta. Pencere tip cihazların % 75'i yerli, % 25'i ithal menşeili iken, split cihazların % 6'sı yerli, % 94'ü ithal menşeili ürünlerdir. İthalat yapılan 17 ülke; A.B.D., Azerbaycan, Çin, Güney Kore, İsrail, İtalya, Suudi Arabistan, Fransa, Japonya, Tayland, İspanya, Hong Kong, Hindistan, Tayvan, Malezya, İngiltere ve Yunanistan'dır.
TERMODİNAMİK: Klima konusunda bu çeşitliliğin, tüketici açısından getireceği sonuçlar nelerdir? Tüketicinin üzerinde durması gereken hususlardan bahseder misiniz?
LEVENT ALATLI: Bugün için pazarda yer alan 70 civarında firmanın her birinin 10 model sunduğunu varsayarsak 700 model/tip klimanın parçalarının, stoklarının mevcut olabilmesi nasıl sağlanabilir? A modelinin fan motoru, B modelinin kompresörü 3 yıl sonra bulunabilir mi? Servis desteği verecek yetişmiş eleman ihtiyacı -her bir marka/model için- nasıl giderilebilecek? Bunlar soru işaretlerinden bazıları. Biz ISKİD olarak, bu nedenle önümüzdeki yıllarda Türkiye Klima Çöplüğü olacak diyoruz. Tabii, bu süreç içerisinde bazı tüketiciler madur olabilecektir. Türkiye'de ciddi anlamda üretim yapan firmalara bu nedenle de ihtiyaç vardır. İthalat fiyatlarının aşağı çekilmesi, ekonomik ve kalite, servis standardı bulunan ürünler, pazarın sağlıklı gelişimine katkıda bulunacaktır. Tüketici klima seçiminde; iyi performansa sahip, sessiz, dayanıklı, estetik ve kullanışlı, enerji sarfiyatı az, uzun dönem garantili, satış sonrası servis ve uygun fiyatlı optimum ürünleri talep etmektedir. Bunun dışında dikkat etmesi gereken iki önemli husus; soğutma kapasitesini belirlemek için keşif yaptırmalı, sahip olduğu koşulları ve gereksinimleri karşılayacak kapasiteyi doğru olarak tespit etmeli/ettirmelidir. Her yıl düzenli bakım yaptırmalı ve temizliğine dikkat etmelidir. Cihazın ömrü ve performansı açısından bu husus, oldukça önem taşımaktadır.
TERMODİNAMİK: Türkiye'nin en büyük klima üreticisi olarak klima pazarının en önemli sorunlarını ana başlıklarıyla özetleyebilir misiniz?
LEVENT ALATLI: Sektörde yer alan firmanın sayısının "sağlıklı" olmayan artışı ile sağlıksız rekabet koşullarının oluşmasının yanı sıra, pazarın gelişim süreci üzerinde "tüketicinin maduriyeti"yle gelen güvensizlik gibi olumsuz etkiler. Aynı temelle ilişkili olarak 10 yıl yedek parça güvencesinin sağlanabilirliğindeki belirsizlik, iyi servis, doğru montaj gibi konularda yetişkin eleman ihtiyacının karşılanabilmesi, talebin iklim koşullarına, hava sıcaklığına bağlı gelişimi ile ilgili belirsizlik, üretim için de ithalat içinde gelecek yılın talep miktarının iyi tahmin edilmesi gerekliliği. Zira klima pahalı bir üründür. Talebin üzerindeki arz hacmi sonucunda ortaya çıkacak stok maliyetleri bir firmanın taşıyamayacağı yük oluşturur. Tam aksi durumda da, talebin altındaki arz şıkkında ise firmalar ulaşabileceği pazar payının altında elde edecekleri sonuçla, büyüme hızlarından kaybedecektir. 1 yıl öncesinden sağlıklı tahminde bulunabilmek, ülkemiz koşullarında oldukça güçtür.
TERMODİNAMİK: Cihaz tipleri açısından ülkemizde ve dünyada genel eğilimleri nasıl değerlendiriyorsunuz?
LEVENT ALATLI: Ülkemizde bu yıla kadar pencere tipi klimalar % 60, splitler % 40'lık bir pazar payına sahipti. Bu yıl yaklaşık % 50- % 50 dengesini yakaladı. Ancak sanıyorum ki bu oran % 40 pencere tipi, % 60 split olarak değişim gösterecek. Henüz küçük bir oranda da "<^fc Portatif tip klima da pazar payr almaya başlıyor. Cihaz tipleri arasındaki tercih, ekonomik seviye ve yaşam alışkanlıkları ile değişebiliyor.
Örneğin; Japonya'da yaklaşık 7 milyon cihaz satılıyor. Neredeyse tamamı split cihazdır. Çünkü refah seviyeleri yüksek, evleri küçük ve birbirleri ile bitişik. Dolayısıyla ses seviyesi çok önemli. Ama A.B.D'de satılan 4-5 milyon klimanın büyük çoğunluğu pencere tipidir zira Japonlara oranla gelir düzeyleri -ortalama ABD vatandaşı olarak- düşük, daha büyük ve iç içe sayılmayacak b'' yerleşim tarzları var. Ortadoğu'da pencere tipi tercih ediliyor. Kore, Split ağırlıklı. Hong Kong'ta ise pencere tipi yaygın. Yani ülkelerin sese ve paraya karşı hassasiyeti temel sebepleri oluşturuyor. Kullanım alanı, dizayn kriterleri de var tabii. Ama son yıllarda pencere tiplerinde de dizayn yönünden de teknolojik aksesuarla zenginleştirilmesiyle de alternatifler sunulabiliyor.
TERMODİNAMİK: Arçelik tesislerinde, AR-GE departmanınız-daki gezimiz ve verdiğiniz bilgiler için teşekkür ediyoruz.