Yeni Aerojel %104 Güneş Yansıtma Oranına Ulaşıyor ve Süper Işınımsal Soğutmayı Artırıyor

Çinli bilim insanları karbon emisyonlarını azaltmak amacıyla binalar için yeni soğutma malzemeleri tasarladı.
Çinli araştırmacılardan oluşan bir ekip, yaşamın genetik planı olan DNA'yı kullanarak biyokütleden türetilmiş yenilikçi bir materyal geliştirdi. Bu aerojel, güneşli günlerde, yoğun güneş radyasyonu altında bile ortam sıcaklıklarını 16 santigrat derece kadar düşürme konusunda olağanüstü bir yetenek sergiliyor.
Araştırmacılar, DNA ve jelatini, emilen ultraviyole ışığı yüzde 100 güneş yansımasını aşacak şekilde görünür ışığa dönüştüren ve olağanüstü ışınımsal soğutma sağlayan düzenli katmanlı aerojel yapısında birleştirdi.
Science dergisinde yayınlanan araştırmaya göre, biyopolimer bazlı ışınımlı soğutma malzemesinin benimsenmesi çevre kirliliğinin azaltılmasına yardımcı olacak.
Amerikan Bilimi İlerletme Derneği (AAAS) tarafından yapılan resmi bir açıklamada, aerojelin biyolojik olarak parçalanabilir olduğu ve olağanüstü ışınımsal soğutma sağladığı belirtildi.
Su kaynağı yoluyla büyük ölçekte verimli bir şekilde üretilen bu aerojeller, dikkate değer bir onarılabilirlik, geri dönüştürülebilirlik ve biyolojik olarak parçalanabilirlik göstermektedir.
Makalenin Sichuan Üniversitesi'nden yazarı Zhao Haibo, bu aerojel malzemenin dış koruyucu katman olarak kentsel mimarinin enerji verimliliğinde devrim yaratmaya hazır olduğunu söyledi.
Çalışmanın simülasyon sonuçları, modellenen tüm şehirlerdeki binaların soğutmasında yıllık enerji harcamalarında önemli bir azalma olduğunu göstermiştir.
Zhao, yeni aerojelin karbon emisyonlarını ve enerji tüketimini önemli ölçüde azaltma konusunda umut vaat ettiğini, gelecekte yenilikçi ve sürdürülebilir ışınımlı soğutma malzemelerinin önünü açtığını söyledi.
Çin, 2030 yılına kadar karbon emisyonlarını zirveye çıkarmak ve 2060 yılına kadar karbon nötrlüğüne ulaşmak şeklindeki ikili karbon hedeflerini taahhüt etti.