XII. Uluslararası Yapıda Tesisat Teknolojisi Sempozyumu Düzenlendi
Türk Tesisat Mühendisleri Derneği tarafından düzenlenen “Uluslararası Yapıda Tesisat Teknolojisi Sempozyumu”nun on ikincisi “Etkin Çözümler için Dünyanı Genişlet” temasıyla 31 Mart - 2 Nisan 2016 tarihleri arasında Wyndham Grand Otel, Levent-İstanbul’da gerçekleştirildi.
Dünya ısıtma, soğutma, iklimlendirme sektörünün önde gelen uzman bilim adamları ve 500’e yakın katılımcı, XII. Uluslararası Yapıda Tesisat Teknolojisi Sempozyumu’nda 3 gün boyunca bir araya gelerek bilgi üretimi, bilgi paylaşımı ve sektör sorunları hakkında çözüm arayışında bulundular. Sempozyumda 9 davetli konuşmacının yaptığı 11 sunumun yanı sıra, yurtiçinden uzman panelistlerin konuşmacı olarak yer aldığı 3 ayrı panel ve 15 teknik oturumda 57 bildiri paylaşıldı.
Sempozyum Yürütme, Organizasyon ve Bilim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Nilüfer Eğrican’ın konuşmasıyla başlayan açılış töreninde, TTMD Yönetim Kurulu Başkanı Sarven Çilingiroğlu ve İklimlendirme Meclisi ve İSİB Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Poyraz birer konuşma yaptı. Nilüfer Eğrican konuşmasına dünyanın her yanından gelen davetli konuşmacıları ve sempozyum panellerini tanıtarak başladıktan sonra geçmişten günümüze binalarda sürdürülebilirliğin gelişimini masaya yatıracaklarını söyledi. Sürdürülebilirliğin birinci aşaması olarak enerji verimliliğinin önemini belirten Eğrican, kullanılabilir temiz su kaynaklarının giderek azaldığına dikkat çekerek sempozyumun amacının bu nedenle ‘etkin çözümler için dünyamızı genişletmek’ olduğunu ifade etti.
Açılışta konuşan Türk Tesisat Mühendisleri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Sarven Çilingiroğlu, derneğin çalışmalarını ve sektöre olan katkılarını anlattıktan sonra büyüyen enerji talebine sürdürülebilir çözümler bulunması gerektiğini belirtti. Sempozyuma gönderilen 84 bildiriden 57’sinin kabul edildiğini söyleyen Çilingiroğlu, sempozyumda emeği geçen tüm sponsorlara ve destekleyen kuruluşlara teşekkür etti. Çilingiroğlu ayrıca, TTMD’nin sektöre kazandırdığı Duman Kontrol Sistemleri TTMD 2015 Çalıştayı ve Yenilenebilir Enerji Kaynakları ile Birleşik Isı ve Güç Üretimi kitapları hakkında bilgi verdi.
İSİB Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Poyraz ise son 10 yıl içinde sektörün 8 kat büyüdüğüne dikkat çekerek Türk tesisat sektörünün 185 ülkeye hizmet sunduğunu ve Avrupa’nın üretim üssü haline geldiğini söyledi. Poyraz, Türk ihracatçıları olarak uluslararası kuruluşlarla işbirliği içinde olduklarının altını çizerek ilerleyen dönemde de bu çalışmaların süreceğini belirtti.
Açılışın ardından geçilen ilk oturumda ASHRAE Seçilmiş Başkanı ve Danimarka Teknik Üniversitesi profesörlerinden Bjarne W. Olesen, binalarda enerji tüketimini azaltmada Avrupa ve Amerika’da uygulanan yöntemleri anlatan bir sunum yaptı. Olesen, sıfır enerjili binaların hedeflendiğini ancak bu binaların da enerji tükettiğine dikkat çekerek kullanılması gereken enerjinin yenilenebilir olması gerektiğini söyledi. İkinci oturumda Engsysco Inc. Yönetim Kurulu Başkanı Wei Sun, ‘Temiz Odaların İklimlendirme Tasarım Esasları’ ve ‘Sağlık Tesislerinde Enfeksiyon Kontrol Odalarının İklimlendirme Sistem Tasarımı’ başlıklarında iki ayrı sunum gerçekleştirdi.
Günün üçüncü oturumunda Belgrat Üniversitesi Mimarlık Fakültesi profesörlerinden Marija S. Todorovic; güneş enerjisi, enerji verimliliği, akıllı şebeke kavramlarıyla bütünleşmiş, iklim değişimini yavaşlatan ve ozon tabakasının incelmesini azaltan önlemleri içeren kentsel dönüşüm modelini anlattı.
Sempozyum kapsamında düzenlenen ve Ozan Atasoy’un moderatörlüğünü yürüttüğü ‘Türk HVAC Endüstrisi ve Bina Bilgi Modelleme Stratejisi Paneli’ne Daniel Kazado, Taner Yönet, Önder Boyalıklı, Mehmet Oskay, Berke Çelikel ve Utku Başyazıcı panelist olarak katıldı. Panelin açılışını yapan Ozan Atasoy; akıllı tasarım, akıllı üretim ve akıllı ürüne odaklanmak gerektiğini söyleyerek bu panelin BİM konusunda yol haritamızın bir başlangıcı olacağını işaret etti. İlk panelist Daniel Kazado BİM’in tanımını yaparak başladığı sunumunda BİM’in bir program değil, dizayn aşamasından binanın kullanılmasına kadar giden bir süreç ve sürecin yönetilmesi olduğunu söyledi. BİM’in artık bir opsiyon değil bir zorunluluk olması gerektiğini belirten Kazado, ülkemiz ve dünyadan BİM örnekleri sunarak BİM’in getirdiği avantajları gösterdi. İkinci panelist Berke Çelikel, Birleşik Krallık’ta BİM sürecinin ekonomiye olan katkısına ve inşaat sektörünün BİM’e adaptasyon sürecine değindi. Çelikel, İngiltere’de hükümetin amacının kamu inşaatlarında seviye 2 BİM elde edebilmek olduğunu söyleyerek 2025 yılı hedeflerinin maliyetleri düşürmek ve gaz salımını azaltmak olduğunu belirtti. Panelistlerden Utku Başyazıcı ise sunumunda inşaat sektöründe BİM olgusunun dışında kalınmasının mümkün olmadığını söyleyerek birlikte çalışılabilirliğin sağlanamamasının maliyetinin çok büyük boyutlara eriştiğine dikkat çekti. Başyazıcı, Avrupa’ya bakıldığında özellikle İskandinav ülkelerinde gelişmiş uygulamaların olduğunu belirtti. Beşinci panelist Mehmet Oskay, 2016 yılının hâlâ geç olmadığını ifade ederek önemli olanın BİM’den beklentimizi iyi belirlemek olduğunu, aksi takdirde büyük sorunlarla karşılaşılabileceğini söyledi. Oskay, BİM sürecinde bir danışman ile çalışmakta fayda olduğuna dikkat çekti. Sektörün gerektiğinde bir araya gelmeyi başarmış mensuplar içerdiğini belirten Taner Yönet, BİM konusunda kavramların henüz tam oturmadığını ancak geç de kalınmadığını söyledi. Yönet, İSKİD olarak BİM’in araştırılması için çalışmaları olduğunu bildirdi. Panelin son konuşmacısı Önder Boyalıklı, inşaat sektöründe iki boyutlu çizimlerde işçilere gerekli detayların aktarılamadığını işaret ederek BİM’in kullanımıyla çalışan işçi ve dizayn saatlerinde düşüş sağlanabileceğini söyledi. İhale sürecinde BİM’in işleri kolaylaştırdığına değinen Boyalıklı, imalat sürelerinin kısalacağını ve proje kontrol şartlarının artacağını belirtti. Sempozyumun birinci günü 5 ayrı salonda yapılan teknik oturumlarla tamamlanırken, açılış kokteyli için akşam İstanbul Boğazı’nda tekne turu düzenlendi.
Uluslararası Yapıda Tesisat Teknolojisi Sempozyumu’nun ikinci günü, sabah yapılan teknik oturumlar ile başladı. Teknik oturumların ardından davetli konuşmacı Amerikan Purdue Üniversitesi profesörlerinden Eckhard Groll; ısı pompaları, klimalar ve soğutma sistemlerinde kullanılan yeni nesil sıkıştırma sistemleri hakkında bir sunum gerçekleştirdi. Eckhard, farklı tipte kompresörlerin performans sonuçlarını detaylı şekilde örnekledi. Günün ikinci davetli konuşmacısı Maryland Üniversitesi profesörlerinden Michael M. Ohadi, data merkezleri için optimum soğutma konulu sunumunda data merkezinin soğutma için harcadığı enerjinin verimliliğe olan etkisini anlattı. Ohadi, data merkezlerinden enerji tüketim değerlerini kıyaslayarak farklı uygulamalar sayesinde elde edilecek tasarrufları gösterdi. Oturumun son konuşmacısı Nejat Babür, tarihi binaların restorasyonu ile ilgili bir sunum gerçekleştirdi. Babür, müşterilerin beklentileri doğrultusunda takım çalışması yapılarak daha iyi sonuçlar elde edilebileceğini söyleyerek küresel standartları takip etmenin önemine değindi.
Sempozyum kapsamında düzenlenen ikinci panelde, sempozyumun ana teması “Etkin Çözümler İçin Dünyanı Genişlet-Termodinamiklerin Önemi” masaya yatırıldı. Moderatörlüğünü Prof. Dr. Sadık Kakaç’ın yürüttüğü panele Prof. Dr. Yunus Ali Çengel, Prof. Dr. Birol Kılkış ve Dr. Cemil İnan panelist olarak katıldı. Panelin başında Sadık Kakaç, termodinamiğin tarihi hakkında genel bilgi vererek termodinamiğin gelişiminde rol oynamış önemli isimleri anlattı. Panelde ilk sunumu yapan Prof. Dr. Yunus Ali Çengel, termodinamiğin hayatın her alanında var olduğuna dikkat çekerek üniversitelerde eğitimin bu yönde verilmesi gerektiğini söyledi. Termodinamikte 1. yasanın anlaşıldığını ancak genel olarak 2. yasada sorun yaşandığını belirten Çengel, entropi ve ekserjinin 2. yasanın kapsamına girdiğini ve bunların olmazsa olmaz olduğunu söyledi. Çengel termodinamikte mükemmelliğin 2. yasa olduğunu, 2. yasanın verimi yüksek olması halinde her şeyin daha iyi olacağını ifade etti. İkinci panelist Prof. Dr. Birol Kılkış ise, 1.ve 2. yasanın birbirini tamamladığını, 1. yasanın açıklayamadığı yerlerde 2. yasanın öne çıktığını ifade etti. Net sıfır enerjili binanın net sıfır ekserji binası olmadığına dikkat çeken Kılkış, enerjinin geri kazanılabileceğini ama ekserjinin kazanılamayacağının altını çizerek termodinamiğin dünyamızı genişlettiğini ve iki yasayı beraber kullanarak dünyayı kurtarabileceğimizi söyledi. Panelin son konuşmacısı Dr. Cemil İnan konuya sanayi gözünden bakacağını belirterek endüstri açısından termodinamiğin önemini anlattı. Türkiye’nin endüstrileşmesindeki durumuna bakınca 1. ve 2. sanayi devrimlerini ıskaladığını söyleyen İnan, enerji tüketiminde verimliliği artırmanın çok önemli olduğuna dikkat çekti. İnan, fikirden ya da problemden inovasyona gidilebileceğini ancak problemden inovasyona gitmenin daha değerli olduğunu ifade etti.
Panelin ardından gerçekleşen günün son oturumunda davetli konuşmacı Michael Ohadi, ‘HVAC ve Enerji Dönüşüm Sistemlerinde Aditif Üretim Uygulamalarının Bugünkü Durumu’ konulu ikinci sunumunu yaptı. Ohadi sunumunda, günümüzdeki teknolojik gelişmelerin son 100 yıl içinde yaşandığını ve günümüzün hızla değişen teknolojik devrimleri içinde inovasyonun çok önemli bir zorunluluk haline geldiğini söyledi.
Sempozyumun ikinci akşamında davetlilerin katılımıyla bir kokteyl ve gala yemeği düzenlendi. Yemeğin açılış konuşmasını yapan TTMD Yönetim Kurulu Başkanı Sarven Çilingiroğlu, gala yemeği sponsorluğunu üstlenen İSİB’e teşekkür etti. İSİB adına konuşan Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Poyraz ise, TTMD ile olan işbirliğinin ilerleyen dönemlerde de devam edeceğini ve İSİB olarak uluslararası faaliyetlere desteklerinin süreceğini ifade etti. Poyraz, ASHRAE ile yakın ilişkiler içinde bulunan TTMD’nin uluslararası standartların belirlenmesinde rol alması gerektiğini söyledi. Gala yemeğinde konuşmaların ardından TTMD Başkanı Sarven Çilingiroğlu; destekleyen kuruluşlara, sponsorlara, sempozyumun düzenlenmesinde büyük çaba sarf eden Prof. Dr. Nilüfer Eğrican’a teşekkür plaketlerini takdim etti. Çilingiroğlu ayrıca TTMD’nin 20. yılında ulaştırılamayan plaketleri de törende sahiplerine verdi.
Sempozyumun son günü, sabah 5 ayrı salonda yapılan teknik oturumlarla başladı. Yapılan sözlü ve poster sunumların ardından davetli konuşmacıların katıldığı son oturuma geçildi. Florida Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Endüstri Değerlendirme Merkezi Direktörü S. A. Sherif, ‘Absorpsiyonlu Soğutma Teknolojisinin Dünü, Bugünü ve Geleceği’ konulu bir sunum yaptı. Sherif sunumuna termodinamik performans tanımlarıyla başladıktan sonra ekserji maliyet oranları, absorpsiyonlu makinelerin sınıflandırılması ve absorpsiyon chiller hakkında bilgiler verdi. Günün ikinci davetli konuşmacısı Teksas A&M Üniversitesi profesörlerinden ve ASME, ASHRAE üst düzey yöneticilerinden William Worek, Dessicant Sistemlerin geçmişi, bugünkü durumu ve geleceği hakkında bir sunum gerçekleştirdi. Sempozyumda son davetli konuşmacı olarak eski REHVA başkanlarından ve Belgrat Üniversitesi Profesörlerinden Branislav B. Todorovic ‘Geleceğin Şehirlerindeki Binaları ve İklimlendirme Sistemleri’ konulu bir sunum yaptı.
Sempozyum kapsamında düzenlenen Desing and Planning in Achieving Successful Building panelinde moderatörlüğü Can Çinici yürütürken Mehmet Okutan, Burak Ünder, Serhat Binzet ve Mehmet Karadurak panelist olarak yer aldı. Panelin açılışını yapan Can Çinici, mimar gözüyle konuya yaklaştığını ve farklı disiplinlerin bir arada çalışmasıyla daha iyi sonuçlar elde edilebileceğini söyledi. İlk panelist Burak Ünder, sunumuna bütüncül düşünceden bahsederek başladıktan sonra milattan önceki yapılardan günümüze kadar gelen yapı örnekleri gösterdi. Küresel ısınmayla birlikte 30 yıl içinde suların yükseleceğine dikkat çeken Ünder, yeni bir ekolojik yola gidilmek zorunda olduğunu söyleyerek bir yol haritası çıkarılması gerektiğini belirtti. Panelde konuşan bir diğer panelist Mehmet Okutan ise binaların artık insanları koruyan bir barınak olmaktan ziyade gelişmiş yapılar olduğunu, toplam enerjinin % 40’ının binalarda tüketildiğini söyledi. Mimarın aldığı kararların binanın harcayacağı enerji üzerinde etkisinin çok fazla olduğuna değinen Okutan, bina tasarımında üst düzey planlama ve düzen olması gerektiğini, aksi takdirde başarılı sonuçlar elde edilemeyeceğini ifade etti. Konuya statik bakış açısından değerlendirme yapan Panelist Serdar Binzet işverenlere sürecin iyi anlatılamadığına dikkat çekti. Ön konsept proje, kesin proje, uygulama ve detaylar olarak süreci dörde ayıran Binzet, konsept halinde problemlerin çözülmesi gerektiğini ancak ülkemizde uygulama projesi esnasında bile sorunların devam ettiğini söyleyerek tüm tasarım süreçlerinin doğru şekilde yönetilmesi gerektiğinin altını çizdi. Panelin son konuşmacısı Mehmet Karadurak, bütün binalarda disiplinler arasında etkileşimin olması gerektiğini, yurt dışında entegre projelendirme süreçlerinin işlediğini ancak ülkemizde sürecin biraz farklı olduğunu belirtti. Karadurak, dünyada bütün otomasyonların çıkış amacının enerjiyi verimli kullanmak olduğunu ancak bizde sadece konfor kısmının ön plana çıktığını söyledi.
Panelin ardından İstanbul Kültür Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Ömer Saatçioğlu, sempozyum katılımcılarına Solar Dekatlon yarışması hakkında bilgi vererek TTMD’nin önümüzdeki dönemde yarışmaya katılmak için yaptığı hazırlıkları anlattı.
Başarıyla tamamlanan sempozyum sonunda Sempozyum Yürütme, Organizasyon ve Bilim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Nilüfer Eğrican ve TTMD Yönetim Kurulu Başkanı Sarven Çilingiroğlu birer kapanış konuşması yaparak sempozyumda emeği geçenlere teşekkürlerini iletti.