Header Reklam
Header Reklam

TTMD’nin COVID-19 Virüsü Bağlamında Hastanelerde HVAC Tesisatı Webinarı Büyük İlgi Gördü

27 Nisan 2020 Dergi: Mayıs-2020
TTMD’nin COVID-19 Virüsü Bağlamında Hastanelerde HVAC Tesisatı Webinarı Büyük İlgi Gördü

TTMD’nin 24 Nisan Cuma günü saat 14.00-16.00 arasında webinar olarak gerçekleştirdiği bilgi temelli paylaşımların ikincisi, “COVID-19 Virüsü Bağlamında Hastanelerde HVAC Tesisatı” Paneli şeklinde gerçekleştirildi.

Prof. Dr. Ahmet Arısoy moderatörlüğünde yapılan etkinliğe; Sağlık Bakanlığı Kamu Özel Proje Daire Başkanlığı Mekanik Birim Sorumlusu Doğukan Sarı, Acıbadem Proje Yönetimi Teknolojik Çözümler Koordinatörü Bora Atay ve Şişli Memorial Hastanesi Teknik Hizmetler Müdürü Ali Süngü panelist olarak katıldı.

Prof. Dr. Ahmet Arısoy, panelistler hakkında kısa bilgiler vererek izleyenlere takdiminden sonra açılış konuşmasında özetle şu bilgileri verdi: “COVID-19 pandemisi ile birlikte hastanelerin HVAC tesisatı için alınacak önlemler büyük önem kazandı. Bu önlemleri belirlemeden önce virüsün nasıl yayıldığının bilinmesi gerekiyor. SARS-CoV-2 (COVID-19), havada ve yüzeylerde saatlerce, hatta günlerce yaşayabiliyor. Plastik yüzeyler üzerinde 72 saate, paslanmaz çelik yüzeylerde 48 saate kadar canlı kalabiliyor. Bu sürelerden sonra virüslerin ancak %0.1 oranındaki kısmı canlı kalabiliyor. Bu da enfeksiyon olasılığının olabildiğince düştüğü anlamına geliyor. Havada 3 saate kadar kalabilen virüs, öksürme, hapşırma, yüksek sesle konuşma halinde insanların solunum yollarından gelen damlacıklar ile bulaşıyor. Damlacık çapı 10 mikrondan büyük ise havada asılı kalamayarak zemine düşüyor. Damlacık çapı 5 mikron ve daha az ise (droplet nuclei) havada asılı kalabiliyor ve hava ile taşınabiliyor. Bu noktada havada asılı tozların rolü üzerinde de durmalıyız. Zira havadaki bu tozlar da virüslerin taşınmasına aracılık edebilir. Hastanelerdeki yayılım konusunda hem hvac tesisatında alınacak önlemler, hem de hastane yönetiminde alınacak önlemler ayrı ayrı ele alınmalıdır. Virüsün hastanede yayılımına karşı temel önlemlerin başında hacimlerin; fiziksel olarak, hava perdeleriyle, havalandırma sistemi yardımıyla hacimler arasında basınç farkları yaratarak izole edilmesi gelmektedir. Özellikle yoğun bakım ünitelerinde yüksek hava değişimi sayılarıyla virüs sayısının azaltılması, seyreltilmesi önemlidir. Dış ortamın kirlenmesinin önlenmesi için egzoz edilen havanın ise mutlaka filtrelenmesi gerekmektedir. Karantina, henüz hasta olmamış, ancak virüse maruz kalmış kişilerin tecrit edilmesine denilir. Bu nedenle bu kişilerin hasta olma potansiyeli bulunmaktadır. Karantina evde veya daha fazla sayıda riske sahip kişinin bulunduğu karantina merkezlerinde uygulanabilir. Karantina durumunda fiziksel mesafe ve doğrudan veya dolaylı temasın önlenmesi anahtar roldedir. Bir karantina merkezi iyi havalandırılmalı ve tercihen negatif basınçta veya nötr basınçta tutulmalıdır. Eğer mekanik havalandırma yapılacaksa, geri dönüş olmayan, tek yönlü havalandırma yapılmalıdır. Bu pandemi ile birlikte, yeni pandemi hastaneleri ve bu hastanelerin hvac sistem dizaynı önemli bir konu olarak karşımıza çıkmaktadır.”

Doğukan Sarı, adını yüzeyindeki çubuksu uzantılar bulunması sebebiyle Latince taç anlamına gelen corona sözcüğünden alan ve “taçlı virüs” anlamına gelen koronavirüsünün nasıl yayıldığı hakkında kısa bilgiler verdikten sonra özetle şunları söyledi:

“Merkezi bir hvac sisteminde; dış mekandan gelen hava sisteme birçok mikroorganizma ve büyük partiküllerin uzaklaştırıldığı, düşük verimliliğe sahip filtrelerden geçerek girer. Bu hava, uygun sıcaklık ve nem koşullandırması için hava dağıtım sistemine girer, temizlenmesi için ilave filtre yığınları boyunca ilerleyerek binanın tüm bölgelerine dağıtılır. Koşullandırılmış hava, belirlenen alana dağıtıldıktan sonra, geri dönüş boru sistemi ile çekilir, HVAC birimine geri dağıtılır. Geri dönen havanın bir kısmı dışarı atılırken geriye kalan kısmı enerji tasarrufu için dış mekandan gelen hava ile karıştırılır. Tuvalet ve diğer kirli bölgelerden gelen hava, genellikle direkt olarak ayrı bir egzoz boru sistemiyle dışarıya atılır. Hastanelerde virüs yayılımının kontrol altına alınabilmesi için, hasta odaları mümkün olduğu kadar küçük birimler halinde havalandırma sistemine bağlanmalıdır. İstenildiği zaman manuel olarak camlar açılabilmelidir. En az saatte 2 defa taze hava beslemesi yapılmalıdır. ASHRAE ve ASHE’nin hazırladığı COVID-19 rehberlerinde şu hususlara yer verilmiştir: ‘Fan coil üniteli odaları, COVID-19 hastaları için kullanmaktan kaçının. Eğer kullanmak zorunda kalırsanız, oda egzozunu artırın. Bu, oda başına tamamlayıcı yerel egzoz fanı eklenerek gerçekleştirilebilir. Odayı servise almadan önce negatif basıncı doğrulayın ve servisteyken de negatif basınçta olduğunu izleyin. Hasta odasında dönüş havası menfezlerini kapatın. Pandemi sırasında fancoilleri her gün dezenfekte edin.’ Yoğun bakım alanları, hijyenik çözümlerle oda olarak yapılanmalıdır. Hijyenik santral kanalları paslanmaz çelikten imal edilmelidir. Her bir yoğun bakım alanına ayrı bir santral hizmet vermelidir. Otomasyon üzerinden yoğun bakım birimleri pozitif ya da negatif basınç değişimi yapabilecek şekilde ayarlanabilmelidir. Hasta, doğrudan güneş ışığı alabileceği şekilde konumlandırılmalıdır. Yoğun bakım sistemleri için sıcaklık ve nem, şartlandırılmış havanın iki temel bileşenidir. Serin sıcaklık standartları, hastanenin bölümlerine göre değişebilmektedir. Örneğin yoğun bakım alanları genellikle 20-23 °C aralığında tutulur. Ameliyathanelerde bu aralık daha aşağı düşebilmektedir. Sağlık tesisleri içindeki alanlarda belirlenen konfor aralığı %30-60 bağıl nem aralığındadır. Yoğun bakım sistemlerinde basınçlandırma büyük önem taşır. Pozitif ve negatif basınçlar, iki komşu hava boşluğunun (örneğin oda ve koridorlar) arasında basınç farkları olması ile ilgilidir. Hava, pozitif basınçlı odalar ve bölgelerden dışarı doğru akarken, negatif basınçlı alanlarda içeri doğru akar. Hava kaynaklı mikroorganizmaların koridorlara geçişini engellemek için izolasyon odaları negatif basınca ayarlanır. Negatif basınçlı odaları için gerçek hava akış hacimleri, büyük ölçüde hacim soğutma yükü ve sızıntı alanının büyüklüğü üzerindedir. Soğutma ihtiyaçları daha düşük olduğunda, hava değişim oranı da daha düşük olabilir. Pozitif basınçlı odalara, koruyucu ortam (PE) odaları da denilmektedir. Kemik iliği ve organ nakli, onkoloji ve bağışıklık sistemini zayıflatan hastalıklar için tasarımlanmıştır. Burada hava değişimi minimum 16 olarak alınmalıdır. Ameliyathanelerin tüm hesaplamaları DIN 1946-4’e göre yapılmaktadır. Ameliyathanelerin havalandırma sistemleri, tüm durumlarda çalışabilecek şekilde tasarlanmalıdır. Tüm havalandırma sistemi otomasyon üzerinden kontrol edilmelidir. Her ameliyathaneye ayrı bir santral hizmet vermelidir. Özellikle salgın vakalarında bir ameliyathanenin santralinde sorun olduğunda, diğerleri hizmet vermeye devam edebilecektir. Ameliyathaneler diğer bitişik bölgelere ve koridorlara göre pozitif basınçta muhafaza edilmelidir. Acil servisler, laboratuvarlar, sterilizasyon birimleri %100 taze hava (all air) ile dizayn edilmelidir. Bu bölümler için fan coil çok doğru bir çözüm değildir. Yoğun bakımlar ve diğer kritik alanlar için hepa filtre kullanımı şarttır. İki pandemi hastanesi inşa ediyoruz. Sancaktepe’deki Çelik Konstrüksiyon Acil Durum Hastanesi 432’si ön odalı yoğun bakım olmak üzere 1008 yataklıdır. Bir adet hijyenik klima santralinin 9 odaya hizmet vereceği şekilde tasarımlandı ve 112 adet hijyenik klima santrali kullandık. Tüm odalar, yoğun bakım standardında olup, 576 banyolu odalara da hijyenik klima santralleri hizmet vermektedir. 432 adet ön odalı yoğun bakım odasında, oda içinden ve ön oda içinden emiş yapılıyor. Odalardaki emiş debisi, üfleme debisinden yüksek olduğu için odaların her biri ayrı ayrı negatifte tutuluyor. Banyolu odalar için de aynı durum geçerlidir.”

Bora Atay, “COVID-19 Sonrasında Hastane Binalarında Alınabilecek Önlemler ve Tasarım Öngörüleri” başlıklı sunumda şu bilgileri verdi:

“Mevcut hastanelerde alınması gereken genel önlemler şunlardır: Acil servis, yoğun bakım, görüntüleme odaları ve pandemik hasta katlarında taze hava ve egzoz havası değişim sayıları artırılmalıdır. Hastanede kullanılmayan poliklinik, yemekhane, boş tutulan hasta katları, işlem alanları gibi bölümlerdeki havalandırmalar kapatılmayıp, düşük devirle çalıştırılmaya devam ettirilmelidir. Pandemi hastası olmayıp acil işlemler için hastanede bulunan hastaların olduğu bölümlerdeki egzoz havası kısılarak veya duruma göre kapatılarak pozitif basınç sağlanmalıdır. Acil servis, yoğun bakım, görüntüleme odaları ve pandemik hasta katlarında basınç dengesi negatif olacak şekilde değiştirilmelidir. Bu değişim için; VAV-CAV cihazlarının debileri üotomasyondan veya manuel olarak ayarlanabilmektedir. Egzoz fanlarının debileri, invertör frekanslarından artırılabilir. Egzoz fanlarının kayış-kasnak değişimi sağlanabilir. Mevcut fanlar sökülerek daha büyük kapasiteli fanlar ile değiştirilebilir. Mevcut kanallardaki hızı 15 m/s hıza çıkaracak kadar marjda fan seçimi yapılabilir. Pandemi koşullarında oluşacak ses, titreşim ve fan verimi kaynaklı negatif etkiler göz ardı edilebilir. Bu alanlara hizmet veren egzoz fanlarının atış ağızlarının taze hava cihazlarının emiş ağızlarından ve insanların nefes alma zonundan uzaklaştırılması gerekir. Uzaklaştırmak mevcut yapının durumuna göre mümkün değilse egzoz atış ağızlarına hepa filtre veya UV cihazları koyulabilir. Hepa filtrelerin temiz halde iken çalışma basıncı 150-200 Pa civarındadır ve filtreler kirlendikçe bu basınç artacaktır. Fanlar bu basıncı yenecek şekilde olmazsa oda içinde negatif basınç sağlanamayabilir. Fan, hepa filtreden önce konumlandırılarak kanalın negatif basınçta kalması sağlanmalıdır. Taze hava sisteminde şu önlemler alınabilir: Klima santrallerinin karışım havaları veya karışım riski olan ısı geri kazanım üniteleri iptal edilerek %100 taze hava ile çalışmalarının sağlanması gerekir. Serpantinli veya plakalı tip ısı eşanjörlerinin kullanımına devam edilebilir. Klima santrallerinin pandemi döneminde hiç kapatılmayacağı kabul edilerek bakım ve temizlik periyodları sıklaştırılmalıdır. Bunu yaparken teknik personelin koruyucu kıyafetler ve maske kullanması sağlanmalıdır. Klima santrali fanları sadece temizlik veya filtre değişimi sırasında kapalı kalmalı ve bunun dışında hiçbir şekilde kapanmaması sağlanmalıdır. Resirküle hava sistemlerinde şu önlemler alınabilir: Hasta odaları, poliklinikler ve genel hacimlerde kullanılan, resirküle hava ile çalışan fan coil, split klima ve VRV cihazlarının hava şartları izin veriyorsa tamamen kapatılması, kullanılması gerekiyorsa da filtrelerinin üzerindeki parçacıkların asılı kalmaması için sürekli çalıştırılması gerekmektedir. Resirküle hava ile çalışan bu tip iç üniteleri temizlemek için 1 saat boyunca 60 oC sıcaklıkta su döndürülmesi cihaz içerisinde asılı kalan virüslerin etkinliğini yitirmesini sağlayacaktır. Bu esnada fan çalıştırılmamalıdır. Bu işlemin yanı sıra filtreleri ve drenaj tavaları, düzenli olarak hastane temizliğinde kullanımına izin verilen kimyasallar ile temizlenmelidir. Tuvaletlerde bulunan yer süzgeçlerine düzenli olarak su dökülerek sifonun çalışması sağlanmalı ve kuru kalması önlenmelidir. Aynı işlem hasta odalarındaki duşlar için de yapılmalıdır. Tuvalet kağıdı kullanımında Avrupa ve diğer gelişmiş ülkelerin ne yazık ki gerisindeyiz. Özellikle hastanelerde tuvalet kağıdı kullanımının önemi konusunda bilgilendirmeler yapılarak farkındalık sağlanmalıdır. Tuvaletlerde bulunan el kurutma makinalarının mikrop yayabildiği belirlenmiştir. Bir kişi ellerini yeterince iyi yıkamazsa ve bir el kurutma makinası kullanırsa, ellerindeki mikroplar havaya karışacaktır. El kurutma makinaları kullanılmamalı, kağıt havlulara geçilmeli ve kullanılan kağıt havluların güvenli bir biçimde atılması sağlanmalıdır.

Mevcut hastanalerde salgın sırasında fonksiyon değişiklikleri
Acil servis departmanlarında bulunan hasta kabul alanları, pandemik hasta ve diğer hastalar olarak ayrılmalıdır. Pandemik hasta kabul alanları tamamen negatif basınca alınırken, diğer hastalar için ayrılan bölüm pozitif basınçta tutulabilir. Yoğun bakım alanları, bu alanların havalandırma sistemlerinde bulunması gereken VAV cihazlarından ayarlanarak negatif basınçlı hale getirilebilir. Bazı hastanelerde kullanılmayan ameliyathaneler, pandemik yoğun bakım olarak kullanılmaktadır. Bunun için de yine VAV sisteminden ayarlamak suretiyle bu ameliyathane salonları negatif basınca alınabilir. Pandemi katı olarak ayrılmış hasta katlarındaki hasta odalarının negatif basınca alınması gerekmektedir. Hasta odalarında genellikle wc bölümünde bulunan egzoz menfezi oda içine taşınıp, bu kata hizmet veren egzoz aspiratörü debisinin artırılması sağlanabilir. Pandemi hasta katlarındaki duman emiş kanalları kullanılarak kat tamamen negatif basınca alınabilir. Bunun için ilgili katlardaki duman damperleri açılmalı ve duman fanları manuel olarak devreye alınmalıdır. Yeni hastane tasarımlarında genel alanlar için gözetilmesi gereken unsurlar şunlardır: Hastane genelinde bulunan klima santralleri ve egzoz aspiratörleri esnekliğin sağlanabilmesi için debileri ayarlanabilir fanlı (EC fanlı) veya frekans invertörlü olmalıdır. Havalandırma sistemi üzerinde çalışan tüm ekipmana kolay ulaşılabilmeli ve otomatik arıza sinyalleri teknik servis tarafından anlık izlenebilir şekilde olmalıdır. Beklenmedik acil durumlar için bina içi otopark alanı veya benzeri bir alanda yoğun bakım alt yapısı gerektiğinde kısa bir sürede tamamlanacak şekilde hazır yapılmalıdır. Hastane genelinde tüm tuvalet emiş hatları, başka yerlere hizmet veren hatlardan ayrı olarak toplanmalı ve ayrı bir fan ile atılmalıdır. Tuvaletlerde bulunan musluk, havluluk, sifon butonu, kapı açma butonları gibi ekipmanlar el değmeden çalışabilecek modellerde olmalıdır. Acil servislerde, acil gözlem odaları, triaj alanları, ilk karşılama alanları, canlandırma alanları, bekleme alanları ayrı olacak şekilde taze hava ve egzoz kanalları üzerinde VAV-CAV cihazları kullanılmalıdır. Acil gözlem salonlarında her bir yatak üzerinden emiş yapılarak hastanın bulunduğu bölüm negatif yapılmalı, salonun ortak hacimlerine üfleme menfezleri yerleştirilmelidir. Akciğer görüntüleme tetkiki yapılabilen görüntüleme cihazları acil servis departmanına yakın planlanmalı ve gerektiğinde negatif basınca alınabilecek şekilde dizayn edilmelidir. Hasta odalarında duş/wc alanından yapılan egzozun yanı sıra hasta yatak bölümünden de egzoz yapılabilmelidir. Gerektiğinde banyo/wc alanındaki egzozu kapatarak oda içerisindeki tüm emişin hastanın olduğu taraftan yapılabilmesine olanak verecek şekilde tasarım yapılmalıdır. Pandemi katı olarak seçilmiş hasta katlarında her oda girişinde basıncı ve hava debisini ayarlayabilecek VAV cihazları konumlandırılmalı, bu odaların ısıtma ve soğutması tüm havalı olacak şekilde seçilmelidir. Bu katlara hizmet veren egzoz aspiratörleri tüm katı negatif basınca alabilecek kapasiteler düşünülerek seçimleri yapılmalıdır. Yoğun bakımlarda, acilde ve normal hasta katlarında bulunan izolasyon odaları için ayrı bir fan kullanılmalı, diğer izolasyon odaları ile birleştirilmemelidir. İzolasyon odalarının girişlerinde odanın negatif basınçta olup olmadığını gösteren ışıklı uyarılar konmalıdır. Bu uyarıcılar basınç farkına göre çalışmalıdır. İzolasyon odaları fanları, atmosfere atış ağızlarına yakın konumlandırılarak tüm hat negatif basınçta tutulmalıdır. İzolasyon odası atış hattı, çatı katından ve taze hava santrallerinin emiş ağızlarından uzak, rüzgâr hakim yönü gözetilerek tayın edilmiş noktalarda olmalıdır. Eğer atış noktalarının uygunluğu konusunda şüpheniz varsa, atış noktalarında hepa filtre veya UV lambalar kullanılmalıdır. Fan basıncı hepa filtre basıncını yenecek şekilde seçilmelidir. Bu hatlardaki hepa filtre değişimleri kirli hat hepa değişim prosedürleri konusunda eğitimli personel tarafından yapılmalıdır. 200-280 nanometre kısa dalga boyundaki UVC ışını yüksek enerjisi ile virüs, bakterileri ve mantarların DNA sarmalını koparmak suretiyle etkisiz hale getirir. Ticari kullanımları, cam bir tüp içine yerleştirilmiş düşük basınçlı cıva buharı içinden geçen elektrik akımı sayesinde üretilmiş UV ışını yayan lambalar şeklindedir. Hava, yüzey, alet ve su dezenfeksiyonunda kullanılabilir. UV ışınlarının yeteri kadar etkili olabilmesi, ışının DNA üzerindeki dozuna ve bu dozun ne kadar süre ile uygulanabileceğine bağlıdır. Yeterli doz yüksek voltaj ve ışık kaynağına yakınlık ile sağlanır. UV ışınının etkisi mesafenin karesi ile doğru orantılı olarak azalır. Tozlu bir hava veya önündeki bir engel de ışının etkisini azaltacaktır. Bu yüzden oda içerisinde kullanılan ayaklı tip lambalar yeteri kadar etkin değildir. Hastaneler için en etkin yöntem, havayı temizlemek için kullanılmasıdır. Enfekte hava bulunan bir oda havasını temizlemek için oda havasının emilip düşük hız ve uygun mesafede UV ışınına maruz bırakılmalıdır. Aynı şekilde enfekte havanın temiz hava kaynaklarına veya insanların nefes alma zonuna yakın mesafelerde atılması tehlikesi olduğu durumlarda fandan sonra egzoz atış ağzına yakın şekilde UV ışınları konumlandırılmalıdır. UV ışınının etkinliğini için örnek verecek olursak; 2.5 m/s hızdaki havada 30 cm yakınlıkta 0.12 saniyede tam sonuç alınabilir. UV radyasyonu insanlara doğrudan teması halinde zararlıdır. Uzun süre ve yoğun temas sonucu insan derisinde erimeye veya direkt bakan kişilerin retinasında ciddi sorunlara sebep olabilir. Kanal içine veya içinde fan bulunan portatif cihazların içine yerleştirilerek kullanıldığı örnekler mevcuttur. Bu konuda ASHRAE Handbook 2019/ HVAC Applications (SI) Chapter 62 ‘Ultraviolet Air and Surface Treatment’ ve ASHRAE Handbook 2016 / HVAC Systems and Equipment (SI) Chapter 17 ‘Ultraviolet Lamp Systems’ kaynak olarak kullanılabilir.” 

Ali Süngü, mikroorganizmaların bulaşma yolları ve özellikle hava yolu ile mikroorganizmaların taşınması konusunda bilgi vererek başladığı konuşmasında, “Bugüne değin bizler için enfeksiyon vardı, bu pandemi ile birlikte yeni bir literatür ediniyoruz. Buna yönelik hastanelerde alınması gereken önlemler gündeme geldiğinde, durumu yangın konusunda oluşturulan senaryolara benzettim. Oradaki; dumanın belli bir alandan diğerine geçememesi, tahliyesi, zonların yönetimi gibi faktörler, virüs taşınımı için de geçerli gibi görünüyor” dedi ve özetle şu bilgileri verdi:

“Bir hepa filtre kataloğunda dikkatimi şu ifade çekmişti: Bir alanda hepa filtre kullanıldıysa bu alanda enfeksiyon riski onbinde beşe düşüyor. Bu çok ciddi ölçekte bir fayda. Havadaki özellikle 5 μm altındaki taneciklerin bu filtrelerle tutulabilmesi çok önemli. 5 μm üzerindeki tozlar üst solunum yolları tarafından tutulabilmekte ama altındaki tanecikler solunum yolu ile akciğere kadar ulaşabilmektedir. Torba filtreler EU7-9, 0.4 μm boyutunda geçen 100 partikülden tiplerine göre 80-95 tanesini tutabiliyor. Hepa H13, 0.3 μm boyutunda geçen 1.000 partikülden 995’ini, H14 ise 0.3 μm boyutunda geçen 10.000 partikülden 9.995’ini tutabiliyor. Hava kalitesi, çevrim katsayıları, ortamdaki fark basınç, hava akışları, sıcaklık ve nem havalandırma kriterleridir. Genellikle; genel alanlar, poliklinikler ve hasta odaları, mutfak, kafeterya, çamaşırhanelerde konfor klima santralleri, ameliyathaneler, sterilizasyon alanları, yoğun bakım üniteleri, laboratuvarlar, izolasyon odaları, gözlem ve müşahade odaları, eczane- ilaç hazırlama odaları, tedavi alanları ile kısmen işlem alanlarında hijyenik klima santralleri kullanılır. Konfor klimasının kullanıldığı alanlarda hava çevrim katsayıları hijyenik alanlara nazaran daha düşüktür. Ameliyathaneler 30 üzeri hava çevrimi ile en üst noktadadır. COVID-19 sonrası hastanelerdeki önlem çalışmalarını; inşai düzenlemeler, teknik sistemlerin düzenlenmesi, işletmede ve idari yapıda yapılan düzenlemeler olarak üç başlık altında toplayabiliriz. Genel işleyiş şöyledir: Hastanelerde klinik işlemlerin yapıldığı alanlarda, havalandırma sistemleri bölümlere bağlı olarak pozitif ya da negatif basınç altındadır. Pozitif basınç altında olan alanlar; hastaların enfeksiyon kapma riski olan mahallerr (ameliyathaneler, yoğun bakımlar vb) ile çalışanların korunmasına kimyasal, biyolojik veya radyoaktif etkilere karşı önlem alınmış mahallerdir (ilaç hazırlama, laboratuvar vb). Negatif basınç altında olan alanlar, hastaların enfeksiyon yayma ihtimali olan mahallerdir (izolasyon odaları, iyot odaları, yoğun bakımlar, BSL2 seviyesi ve üstü laboratuvarlar, triaj odaları, kirli odalar vb). Hasta odalarının karantina odalarına dönüştürülmesi doğrultusunda yapılacak çalışmalar şunlardır: Negatif basınçlandırılacak kata çıkış noktalarından hasta odalarına giden koridor emişlerini kuvvetlendirmek. Taze hava santralinin üfleme ağzını sökerek egzoz aspiratörünün emiş ağzına bağlamak.  Katlarda koridorlardan hasta odalarına hava akışı sağlayacak hava hızlarını ayarlamak. Oda içlerinde çevrim katsayısını 10’un üzerine, koridorlarda 7’ye çıkarmak. Kat girişlerini, kartlı geçişli kapılar ile separe etmek. Yangın merdivenlerinin dıştan girişlerini kapatmak. Tüplü sistemleri iptal etmek. Yalnız karantina katlarına hizmet veren asansör tahsis etmek. Koroner yoğun bakım odalarının izolasyon odalarına dönüştürülmesi için şu çalışmalar yapılır: Müşahade odalarının emiş menfezlerini artırarak güçlendirmek. Kanal tesisatına hava hızlarının kontrolünü sağlamak amacı ile volüm damperleri koymak. Hava akışının dışarıdan oda içine olacak şekilde çevrim katsayıları ve oda fark basınçlarını düzenlemek. Air-look girişleri yapmak. FCU’ları münferit hale getirmeyi hedeflemek, direkt oda içinden emip oda içine üfleme sağlayacak kanal düzenlemeleri yapmak. Tüplü sistemleri iptal etmek. Yoğun bakım çevresinde bulunan alanları pozitif basınçlandırmak. Açık yataklı yoğun bakımların izolasyon odalarına dönüştürülmesi için yapılacak çalışmalar şunlardır: Yataklar arası bölme duvarlar yapmak. Pozitif basınçlı yoğun bakım alanını negatif basınca dönüştürmek amacı ile emişleri güçlendirmek. Yatak üstünde bulunan hepa filtrelerin koridora ve özel alanlara alınması için gerekli kanal düzenlemelerini yapmak. Tüplü sistemleri iptal etmek. Yoğun bakım çevresindeki alanları, pozitif basınçlandırmak. Laboratuvarlarda PRC odalarına dönüşüm için şu çalışmalar yapılır: Tüm asma tavanları alçıpan tavana sızdırmaz olarak düzenlemek. Tavan armatürlerini sızdırmaz özellikli olanlar ile değiştirmek. Kanal tesisatının sızdırmaz ve bağımsız olarak çekilmesini sağlamak. Laboratuvar girişlerinde Air-Look oluşturmak, kapılar arası inter-look sistemi kurmak. Oda boş iken dezenfeksiyon amaçlı UV lambalar yerleştirmek. Kabin atış kanalının dış ortama atılmadan önce kanal içi UV dezenfeksiyonu için lambalar yerleştirmek. Oda içinde kaçak olabilecek tüm yarıklar, delikler vb noktalarını silikonlamak. Bunların haricinde alınabilecek diğer tedbirler şunlardır: Tüplü sistemleri riskli alanlarda iptal etmek. Sebilleri kaldırmak. Şifre geçişlerin iptali. Muslukları fotoselli musluklarla değiştirmek. Sabunlukları fotoselli sabunluklarla değiştirmek. Asansörlerin kısıtlanması, çalışma düzeninin gözden geçirilerek ayrıştırılması. Riskli alanlar arası geçişlerin kontrollü sağlanması. Bina girişlerinin kısıtlanması.”

Soruların yanıtlandığı bölümlerde; COVID-19 pandemisinin ardından, pandemi sürecinde toplanan bilgiler ışığında, gelecekte klima santrallerinde UV lambaların kullanılması gibi pek çok yeniliğin, değişikliğin söz konusu olabileceği vurgulandı. Üflemede de atışta da hepa filtre kanallarının paslanmaz, damperlerin sızdırmaz olmalarının öneminin altı çizildi. TTMD’nin bu ikinci webinar formatlı etkinliği, ilki gibi yoğun katılım aldı ve katılımcıların süre nedeni ile yanıtlanamayan sorularına yazılı olarak yanıt iletileceği ve kaçıranlar, yeniden izlemek isteyenler için webinarın video-podcast olarak yayınlanacağı belirtildi.