Prof.Dr. Abdurrahman Kılıç, Birinci Ölüm Yıldönümünde Sevgi ve Saygıyla Anıldı
Geçtiğimiz yıl 7 Temmuz’da yaşamını yitiren, Türkiye Yangın Mühendisliği alanının duayeni Prof.Dr. Abdurrahman Kılıç için, görev yaptığı İTÜ Makina Fakültesi Gümüşsuyu Kampüsünde öğrencileri, yakın dostları ve sevenleri ile birlikte anıldı.
Kurucusu ve Onursal Başkanı olduğu TÜYAK tarafından organize edilen anma töreni İstiklal Marşı okunması ve saygı duruşu ile başladı, İTÜ Türk Müziği Konservatuarı Öğretim Üyelerinin seslendirdiği “Abdurrahman Hoca”nın sevdiği şarkılar dinletisi ile devam etti. Prof.Dr. Abdurrahman Kılıç’ın öğrencisi de olan İTÜ Makina Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof.Dr. Haluk Erol konuşmasında; bilgiyi üreten üniversitelerin ancak nitelikli öğretim üyeleri ile etkin olabileceklerini ve Abdurrahman Kılıç’ın İTÜ Makina Fakültesi’nin yetiştirdiği önemli bir bilim insanı olduğunu söyledi. Prof.Erol sözlerine, öğrenciliği sırasında Abdurrahman Hoca ile yaptıkları sohbetlerin, akademik benliğinin oluşumunda önemli rol oynadığını ekledi.
TÜYAK Vakfı ve Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Taner Kaboğlu, Abdurrahman Hoca’nın TÜYAK Vakfını ve Derneğini kurma sürecindeki güçlüklere rağmen azmini ve sektörde tüm kurum ve kuruluşlara katkıda bulunabilme çabasını anlatarak şunları söyledi: “Hocamızın Türkiye’de yangın sektörünün bir araya gelmesinde rolü büyüktür. Vakfımızın ve Derneğimizin yangın bilincini güçlendirmeye, bilgi düzeyini artırmaya yönelik tüm faaliyetlerinde emeği var. Hiçbir zaman bizlerden desteğini esirgemedi. Birlikte çalışabilmenin mutluluğunu yaşayan bizler, eksikliğini derinden hissediyor ve onun bize çizdiği yolda ilerlemek için büyük çaba sarfediyoruz.”
TTMD adına konuşan, derneğin 12.Dönem Yönetim Kurulu Başkanı Sarven Çilingiroğlu, 1985 yılında Yüksek Lisans öğrencisiyken Güneş Enerji Sistemleri dersini aldığı hocası Abdurrahman Kılıç’ın TTMD bünyesinde yürüttüğü çalışmalar, düzenlenen sempozyum ve çalıştaylar, hazırlanan yayınlar ve yönergelerden bahsederek sözlerini şöyle tamamladı: “Önce öğretmenim, sonra abim ve çok iyi dostum oldu. Öğretileri sadece bilimsel ve teknik yönde değildi. Entellektüel donanımı çok yüksek olduğu için sanat, edebiyat ve müzik alanındaki sohbetleri de çok öğretici ve doyurucuydu. Mesleğe dayalı tek boyutlu gelişimin yeterli olmayacağına, bilim, felsefe ve sanatla yoğrulmamış bir yaşamın zenginleşemeyeceğine inanan, derinliği olan renkli bir kişilikti. Bana hep ‘Sarven, hangi yangın söndürülemez’ sorusunu sorardı, bu sorunun cevabını ne yazık ki çok acı bir şekilde bizlere öğretti. Kalbimizde öyle bir yangın çıkardı ki söndürmek mümkün değil.…”
Abdurrahman Hoca’nın eşi Sevil Kılıç hazırladığı duygusal bir videoyu tören katılımcılarıyla paylaşarak “iyi bir eş, iyi bir baba ve iyi bir dede” olan Abdurrahman Kılıç’ın insani değerleri, doğaya ve tüm canlılara verdiği önem ile sanata olan düşkünlüğünden bahsetti.
Çalışma arkadaşları adına konuşan Mak.Müh. Dr. Gökhan Balık, 2002 yılında Yüksek Lisansı sırasında tanıştığı Abdurrahman Kılıç’ın üniversite de Etik Mühendislik’te birlikte çalıştıkları dönemde de yol göstericisi olduğunu söyledi. Dr. Balık konuşmasında şu sözlere de yer verdi; “Birlikte gittiğimiz toplantılarda beni takdir eder, ‘Çırak ustayı geçemezse, o usta, usta değildir’ derdi.”
Dr. Kazım Beceren moderatörlüğünde, Prof.Dr.Abdurrahman Kılıç ile ilgili anekdot veya duygularını paylaşmak isteyenlere söz verildi.
Muammer Şahin, Orhan Kalafatoğlu, Mustafa Özdemir, Alican Kabataş, Vedat Temiz, Metin Duruk, Kani Korkmaz, İbrahim Karakaş; Abdurrahman Kılıç ile ilgili değerli paylaşımlarda bulundular. Yurtdışında bulunan Harvard-MIT Üniversiteleri Sağlık Bilimleri ve Teknolojileri Enstitüsü Profesörü Dr. Mehmet Toner ise Abdurrahman Hoca ilgili anekdotlarını anlattığı bir video ile anma törenine katıldı.
