Header Reklam
Header Reklam

Daikin, Uzman Günlerinde Solar Decathlon Danışmanlarını Konuk Etti

21 Mart 2022
Daikin, Uzman Günlerinde Solar Decathlon Danışmanlarını Konuk Etti

Daikin Türkiye, Uzman Günleri Seminerlerine çevrimiçi platformda devam ediyor. 17 Mart’ta düzenlenen ve Enerji Etkin Yeşil Binalar Tasarımı başlığını taşıyan web seminerde Solar Decathlon Yarışması Danışmanları Dr.Murat Çakan ve Süleyman Akım, Team Deeply High adını taşıyan ekibin projesi ve yarışma süreci hakkında bilgi verdiler. Seminerin ikinci bölümünde ise Daikin Türkiye Satış Baş Danışmanı Turgay Yay, “Termal Otelde Toprak Kaynaklı Su Soğutmalı VRF IV-W+” başlıklı proje sunumunu gerçekleştirdi.
2019 yılında Fas’ta gerçekleşen Solar Decathlon Afrika yarışmasında Türkiye’nin üç birincilik ödülü ile dönem Team Bosphorus ekibinin projesini destekleyen kuruluşlar arasında yerini alan Daikin Türkiye, bu etkinlikle bu yıl yapılacak olan yarışmada da desteklerinin devam ettiğini gösterdi.
Solar Decathlon Danışmanları Dr.Murat Çakan ve Süleyman Akım, bu yıl Haziran ayında Almanya’da yapılacak Solar Decathlon Europe yarışması için hazırlıkları şöyle özetlediler: “2019 yılında Fas’ta yapılan yarışmada komşu parselimizde binalarını kuran Lübeck Üniversitesi (Technische Hochschule Lübeck-THL) ekibi ile çok güzel dostluklar kurmuştuk. Onlar da 2021’de Almanya’da yapılacak yarışmaya birlikte katılmamızı teklif ettiler. 2021’de yapılacak yarışma pandemi nedeniyle 2022 yılına alındı. Fas’taki yarışmada Mühendislik ve İnşaat, İnovasyon, İletişim ve Sosyal Farkındalık kategorilerinde birincilik aldık. 


İnşat tarafında; inşaat tekniğinde sıkıştırılmış toprak paneller (Alker) kullanıldı. Dayanıklılık, yerel malzeme kullanımı (toprak), ısı yalıtımı, modülerlik, fosfat atıkların kullanılabilmesi, yapının teneffüs edilebilmesi, hazır mekanik oda tasarımı, bu ödülü getiren detaylarımızdı. Mühendislik tarafında; verimli sistem tasarımı, Daikin Altherma Isı Pompası + solar termal panel, dış ünite evaporatif ön soğutması, HRU (ısı geri kazanım birimleri), PV paneller, rüzgâr kapanı puan kazandıran unsurlardı. İnovasyon tarafında; yosunun su arıtma özelliğinin kullanılması ve sıkıştırılmış toprağın fosfat artığı ile kullanılabilmesi inovatif özellikte bulundu. İletişim ve Sosyal Farkındalık tarafında da yazılı ve görsel medya, sosyal ağların (Facebook, Instagram, Twitter vb) çok iyi kullanılması, okullarda yapılan tanıtımlar ve webinarlarla desteklenmesi başarılı bulundu. Alman ekibi de bu yarışmada mimarlık alanında birincilik ödülü almıştı. Bu nedenle bu yılki yarışmada iş bölümü yaparken, biz de onlar da birincilik ödülü aldığı disiplinleri üstlendi. Almanya, şehirlerinin yoğunluğunu bir miktar artırabilmeyi istiyor. Bunu, enerjiyi etkin kullanan kentler oluşturmak için amaçlıyor. Bu yarışmanın da bu amaca yönelik bir teması var. Bunun için seçebileceğimiz üç tipoloji vardı: Mevcut bir binanın üzerine kat eklemek, mevcut bir binada yatayda eklenti yaparak genişletmek, mevcut iki yapının arasına bir bina eklemek. Biz dikeyde kat eklemeyi tercih ettik.

Bu yıl Solar Decathlon Europe yarışmasına katılan, iki partnerli tek takımız. Bunun bazı zorlukları oldu. Özellikle pandemi nedeniyle müşterek çalışmalarımızın büyük bölümü çevrimiçi yapıldı. Sadece iki kez Alman ekibini İstanbul’da misafir ettik ve çalıştaylar düzenledik. Wuppertal’da 10-26 Haziran tarihleri arasında Demonstrasyon Evi’mizi kuracağız. Kiel’de ise bizim için seçilen iki bina üzerine kat ekleyecek Sanal Tasarım yapacağız. Wuppertal’daki evimizde algaetech yosun teknolojisinin yanı sıra faz değiştiren maddeler kullanacağız ve çatı çiftçiliği uygulamamız olacak. Ama bu aşamada önemli olan şey, gereken desteği, sponsorları bulabilmemiz olacak. Daha önce iki ekibimiz, projelerini hazırladıkları halde destek bulamadıklarından başvuruları kabul edilmiş olmalarına rağmen yarışmaya gidemediler. Bu destek bir kez sağlanabildi, üç birincilik ödülü ile döndük.”
Daikin Türkiye Satış Baş Danışmanı Turgay Yay, Samsun’da bulunan bir termal otelde, toprak kaynaklı su soğutmalı VRF projesi hakkında detaylı bilgiler aktardı:
“Doğal kaynak suyu kaplıcasında doğal kaynaktan gelen sular 30-32 °C’de termal su özelliğindedir. Kaplıcadan ölçüm için alınan sular, 25 mg/L olarak saptanan meta silikat asit seviyesi ve 595 mg/L toplam mineralizasyon derecesi ile “akratotermal sular” grubunda değerlendirilir. Bakteriyoloji testlerinde Fekal Koliform, Fekal Streptok, E.Coli ve Pseudomonas gibi zararlı bakterilerin hiçbir kaplıca suyunda görülmemiştir. Ayrıca eser element seviyesi açısından da eşik düzeyin üzerinde yer alan herhangi bir değere rastlanmamıştır. Asırlardır hizmet veren Ladik Hamamayağı Kaplıca suları oldukça güvenli, sıhhi ve kaliteli doğal sulara sahiptir.

Kaplıca doğal kaynak suyu, meta silikat asit içeriği sayesinde banyo uygulamaları ve özel kürler için çok sayıda avantajı beraberinde getirir. Doğal sıcaklığı 36 C olan yüksek kalite izotermal suyun sıcaklığı, 36-38 C aralığına getirilerek termal ve 38-42 C sıcaklıklarına getirilerek hipertermal özelliğe kavuşturulur. Bu sayede farklı banyo kürleri için en ideal sıcaklık dengesi yakalanabilir. Bunun yanı sıra 30 C’nin altında hipotermal seviyeye indirilen daha serin kaynak suları ile hareket havuzlarında su içi egzersizleri güvenle uygulanabilir. Akratotermal su özelliklerine sahip olan doğal kaynak suyu, termal ve mekanik yapısı ile maljezik, spazmolitik, sedatif ve endokrin fonksiyonları düzenleyicidir. Termal terapi, romatizmal hastalıklar, cilt hastalıkları, travmatik lezyonlar ve nörolojik hastalıkların tedavisinde önemli bir destekleyicidir.
2017 yılında yapılan bu tesiste 78 oda bulunuyor. Hesaplanan soğutma kapasitesi 450 kW, ısıtma kapasitesi ise 290 kW’tır. Havuz alanında bulunan yerden ısıtma kapasitesi 50 kW, havuz ısıtma kapasitesi 150 kW, boyler sıcak su ısıtma kapasitesi ise 150 kW’tır. Odalarda kullanılan iç üniteler 78 adet olup, 350 kW’tır. Genel hacimlerde kullanılan iç üniteler ise 14 adet olup 100 kW’tır. VRV-W dış ünite sayısı 15 olup, 40 kW’tır. 20 adet HT Hidrobox’ın kapasitesi de 14 kW’tır.
Jeotermal ısı pompası VRV sistemi, -10 C’ye kadar düşük sıcaklıklarda su-glikol ile çalışarak, ekonomik boyutlu jeotermal kolektör kullanımını mümkün kılmaktadır. Bakır boru tesisatında yüksek kot farklarına maruz kalınmadığı için yüksek binalar için mükemmel çözüm sunar. Defrost operasyonuna ihtiyaç yoktur. İç ortama kurulan dış ünitelerin, dış ortam havasından bağımsız olması nedeniyle dış ünite kondenserinde donma olmaz. Gereken kurulum alanı küçüktür, az yer kaplar. Mevcut Dry Cooler ve soğutma kulesine bağlantı imkanı sayesinde sistem yenileme projelerine uygundur, dış ortam ses etkisini azalttığı için soğutma operasyonunda akustik konfor sağlar. Hava soğutmalı sistemlere göre daha düşük soğutucu akışkan kullandığı için F-Gaz yönetmeliklerine uygundur.”
Web seminer soruların yanıtlandığı bölüm ile son buldu.