Clicky

Header Reklam
Header Reklam

Türkiye, enerji üretiminde yüzünü yenilenebilir kaynaklara dönüyor

16 Haziran 2022 Dergi: Haziran-2022
Türkiye, enerji üretiminde yüzünü yenilenebilir kaynaklara dönüyor

Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) Başkanı Fatih Birol, petrol, doğal gaz, kömür ve elektrik piyasaları olmak üzere enerji sektörünün bütün kollarını kapsayan küresel bir enerji krizi yaşandığını anlattı. Bundan sonraki dönemde eski enerji düzenine geçme şansının olmadığını dile getiren Birol, “Yepyeni bir enerji düzeni kuruluyor. Ülkelerin seçtikleri enerji teknolojilerinden ticaret güzergahlarına kadar her şey yeniden şekilleniyor.” dedi. Birol, Avrupa’da yenilenebilir enerjiye verilen önemin hızla arttığına ve ülkelerin ilk defa enerji verimliliği konusunda yasal olarak bağlayıcı kararlar aldığına dikkat çekti. 2019’da dünyada satılan 100 araçtan 2’sinin elektrikli olduğunu anımsatarak, şu anda satılan her 100 araçtan 10’unun elektrikli olduğu bilgisini paylaştı. Bu trendin hızlanarak devam edeceğini dile getiren Birol, "Aynı şekilde devam etse dahi 2025’te ulaşımdaki petrol talebi zirveye ulaşıp düşüşe geçiyor çünkü petrol talebinin önemli bir kısmı araçlardan geliyor. Bu nedenle petrol talebinde bir zayıflama olacak" dedi. Birol, bugünden yeni bir petrol yatırımı için düğmeye basıldığında ilk petrol üretiminin 2040’ı bulacağını belirterek, "Burada bir iş riski var. Şirketlerin çoğu bu riski görüyor. Normalde petrol endüstrisinin yıllık kârı 1,5 trilyon dolardı. Bu sene bunun 4 trilyon dolara ulaşacağını öngörüyoruz. Bu miktarın da önemli bir kısmının temiz enerji yatırımlarına harcanacağını düşünüyoruz" ifadelerini kullandı.
Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü’nün (OPEC) aylık petrol piyasası raporuna göre de, grubun günlük ham petrol üretimi Mayıs’ta bir önceki aya göre 176 bin varil azalarak yaklaşık 28 milyon 51 bin varil oldu. OPEC'in küresel petrol üretimindeki payı ise yüzde 28,9 olarak kayıtlara geçti. Bu rakam bir önceki ay yüzde 29 seviyesindeydi.
Öte yandan; "Dünya Rüzgar Günü" dolayısıyla Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği, WindEurope ve Dünya Bankası tarafından hazırlanan sektör raporlarından derlenen bilgilere göre, Türkiye'nin karasal rüzgar enerjisinin yanı sıra 20 gigavata ulaşan deniz üstü (offshore) rüzgar enerjisi kapasite potansiyeli bulunuyor. Son 10 yılda işletmeye alınan 11 bin megavatı aşan rüzgar enerjisiyle Türkiye, karasal rüzgar potansiyelinin yüzde 10'unu kullanabilir duruma geldi. Türkiye, rüzgar enerjisinde kapasite artışıyla eş zamanlı olarak sanayisini de geliştirdi. Yeni rüzgar türbini teknolojileriyle Türkiye'nin rüzgar enerjisi potansiyelinin 100 bin megavatı aştığı hesaplanıyor. Rüzgar enerjisinin dahil olduğu sanayi, inşaat, işletme, bakım ve onarım alanlarında 20 binden fazla kişi istihdam ediliyor. Rüzgar enerjisi ekipmanı üretiminde Avrupa'da 5'inci sırada bulunan Türkiye'den 6 kıtada 45 ülkeye rüzgar enerjisi ekipmanı ihraç ediliyor. Türkiye'de 1 Mayıs 2021-30 Nisan 2022 döneminde rüzgar ve güneş enerjisi santralleri 46,3 teravatsaat elektrik üretti. Bu miktar doğalgaz santralleri tarafından üretilseydi 7 milyar dolarlık fazladan ithalat yapılması gerekecekti. Gelecek aylarda doğalgaz fiyatlarının aynı seviyede kalması durumunda Türkiye'de rüzgar ve güneşin her ay yaklaşık 700 milyon dolar tasarruf sağlaması bekleniyor.
Londra merkezli düşünce kuruluşu Ember'in Türkiye'ye ilişkin analizine göre, Türkiye'de elektrik üretiminde geçen yıldaki kapasite artışının yüzde 97'si yenilenebilir kaynaklardan oluştu. Türkiye'de rüzgar ve güneş enerjisinde potansiyel yüksek ve büyüme fırsatı fazla olmasına rağmen son yıllardaki elektrik talebindeki artışı karşılamaya yetecek kadar yenilenebilir enerji kapasitesinde artış sağlanamadı. Raporda, rüzgar ve güneşe tahsis edilen kapasitelerin yükseltilerek yatırım iştahının daha verimli kullanılması gerektiği belirtildi.
Türkiye yıllık 8 gigavat kapasiteyle Avrupa'nın en yüksek güneş paneli üretim kapasitesine sahip ancak her yıl 1 gigavattan daha az güneş santrali devreye alınıyor. Türkiye'nin yerli güneş paneli üretim kapasitesini tam kapasite kullanılarak maliyetli fosil yakıt ithalatını ikame edebileceği ve böylece elektrik faturalarını daha da azaltabileceği öngörülüyor.

Görünen o ki, tüm dünya gibi Türkiye de enerji üretiminde dümeni yenilenebilir kaynaklara kırmış durumda…

Gökçen Parlar Ünal
gokcenparlar@dogayayin.com