5 yılın ardından.
Bu sözler Termodinamik dergisinin ilk sayısında kurucumuz Dr. Müh. Sedat ÖZKOL'un editör yazısının son paragrafında yer almaktaydı. Sedat Hocamız, dergimizde "mühendis'lerin okumaya değer bulacakları bir içerik ve düzeyi hedefleyerek mühendis yeminini, Termodinamik dergisine temel kabul etti. Dergimizin 5 yılı, bu temel üzerinde tamamlandı. Şimdi bunun doğru ve zor bir 5 yıl olduğunu düşünüyorum. Doğru; çünkü 5 yıl önceki hedeflerimiz ve ilkelerimiz bugün dergimizin 60 (sayı) güvenilir referansı olarak sizlerle paylaşıldı, paylaşılmakta. Zorluğu ise sektörel yayıncılığın kendi kriterlerinin henüz sağlam bir temel üzerinde inşasını tamamlamamış oluşundan ve genel anlamda yayıncılığın yapısal değişim-hat-ta başkalaşım-süreci içinde olmasındandı.
Reklam ve medya dünyalarının ayrı ama birbirlerine koşut yaşamlarının, özellikle 80'li yıllarda adeta özdeşleşip tekilleşmesi ile, bir "kültür şoku" ve "değer erozyonu" başgösterdi. "imaj çağı" yaşamın her alanında egemenliğini ilan etti. Ambalajlar üründen önde/önce algılanıyor, imajlar gerçeğin, mutlak değerin önüne kalın bir perde geriyordu. Basın dünyasında tekelleşme süreci ile birlikte görülmeye başlanan sahte rekabetlere "medya savaşları" dendi. Oysa ortada savaş yoktu. Varolan şey, daha çok şike idi.
Savaşın çıktığı sanılan zaman, savaşın bittiği "okur"un kaybettiği zamandı. Okur'a bir kaç tabak ve tencere verildi, gazetesinin yerine. Aynı gruba bağlı 8-10 gazete birbirleri ile Slogan yarıştırdı: "en kaliteli", "en iyi", "en güçlü", "en güvenilir", "en güzel"... Oysa bu sözcüklerin hiçbiri bir basın organını niteleyebilecek anlam yüküne sahip değildi. Reklamcılar medya ile tamamen bütünleşmesi sonucu bir banka, bir kapı kilidi, bir çocuk bezi ile bir gazete arasında ayrım görmeksizin tanıtım metinleri hazırladılar.
imajlar bir an için durup beklesin ve düşünelim; bir yayını en iyi niteleyecek şey nedir? Bizce, "okur"dur. Yayının okunma kantitesidir, okur tarafından tercih edilmesidir. "Okur"un analoğu "içerik"tir. Okur içeriği belirler, içerik de okur kitlesinin kanti-tesini (ve kalitesini). Aslında reklamcılar da "okunan yayın"ın peşindedir. Gazete bayisinden bir gazete/dergi alırken "bakalım bugün/bu sayıda hangi (yeni) ilanlar var" dürtüsü ile seçim yapmazsınız. Siz içeriği alırken reklamcılar size ticari iletişimi de vermeyi hedefler. Yani reklamcılar da asl'olanın "okur" olduğunu bilmektedir. Hal böyle iken ulusal, yerel, sektörel tüm yayınların ana hedefi; okur ve bunun doğal koşulu olarak doyurucu içerik olmalıdır. Bu "gerçek" geçen 5 yılımıza olduğu kadar gelecek yıllarımıza da ışık tutacaktır.
Termodinamik Dergisine hayat veren kurucumuzdan, yazarlarımızdan, danışmanlarımızdan, çalışma arkadaşlarımıza ve okurlarımıza sonsuz teşekkürlerimizle...
Dr.Oya BAKIR
Yazı işleri Müdürü