Düz dünyada başarı; 'glokal' algı ve davranışta gizli
Geçenlerde bir dostumla değişen dünyanın dinamikleri üzerine sağlı sollu örnekler vererek sohbet ederken, son günlerde okuduğu bir kitaptan bahsetti: Thomas L.Friedman'ın "Dünya Düzdür" kitabından.. Verdiği kışkırtıcı örneklerden sonra "Düz Dünya"nın keşfine çıkmak kaçınılmazdı. Küreselleşmenin üç fazına şöyle bir baktıktan sonra, 2000'li yıllarla başlayan üçüncü fazın giderek küçülen dünyayı, düzleştirdiği noktaya geliyor ve duruyorum: Friedman, her bir fazın yarattığı değişimin birbirine benzemediğini, değişimin her şeyden önce derecesinin ve yayılma hızının giderek arttığının altını çiziyor. Öyle ki düz bir evrende ışığın yol alma hızı gibi..
Çin'deki bir Amerikan otomotiv fabrikasında şu deyiş asılıymış:
"Afrika'da her sabah bir ceylan uyanır.
Ceylan en hızlı koşan aslandan daha hızlı koşması gerektiğini,
Yoksa öldürüleceğini bilir.
Afrika'da her sabah bir aslan uyanır.
Aslan en yavaş ceylandan daha hızlı koşması gerektiğini,
Yoksa aç kalacağını bilir.
İster aslan olun ister ceylan,
Güneş doğduğunda koşmaya başlayın."
Teknolojinin baş döndürücü hızından sıkça bahsedilir ve gelecekte dünyayı insansızlaştıracağından korkulur. Friedman'a göre tarih boyunca teknolojinin, sanayinin, iletişimin gelişmesi, insanların hayat standartlarını yükseltmiştir. Yani gelecekte de insanların pek çok işi olacak. Ama hangi insanlar? İleri teknolojilere sahip sistemleri kullanabilen ve karmaşıklaşan yaşamın üstesinden gelebilen "öğrenmeyi öğrenmiş" insanlar... Adam diyor ki; "Düz dünyada yaşamak kapsamlı, enerjik ve odaklanmış bir çaba gerektirir. Ulusu daha fazla çalışıp bilimin sınırlarını yıkmaya teşvik eden lider gerektirir. Devletin gerekli alt yapıyı ve kurumları kurmasını gerektirir." Bu fikirden hareketle, devletin iş gücüne yaşam boyu işi garanti etmesini değil, yaşam boyu işsiz kalmayacak bilgi ve beceriyle donatmayı garanti etmesi önemli. Kıdem tazminatının kişinin ayrılma nedenine bakılmaksızın verilmesinin garanti edilmesi, bireyleri iş değiştirmekten korkmamaya, memnun olmadığı işinin verimliliğini düşürmemeye yöneltir.
Sistemin sürdürülebilir ve uyum sağlanabilir değişime açık olabilmesi için "verimliliği" yakalaması şart. Düz dünyada başarı; "glokal" (global+lokal) bakış açısını yakalayabilmekte gizli. Küresel ilişkileri özümsemiş ama yerel koşullara uyumlandırma çabasındaki kişi, "glokal" bakış açısını yakalamış, dolayısıyla başarının kapılarını aralamış kişidir.
Ulusunuzun hatıraları mı daha çok, yoksa hayalleri mi?.. Bir iş danışmanı şöyle demişti: "Bir şirketin zorda olduğunu bana geçmişte ne kadar iyi durumda olduklarını söylemelerinden anlarım. Ülkeler için de aynı şey geçerlidir. Kimliğinizi unutmamak tabii ki önemli. 14. yy'da muhteşem olduğunuza memnun oldum. Fakat o dündü, bugünse bugün. Hatıralarınız hayallerinizden fazlaysa sonunuz yakındır" diyen Friedman'ın, katılmadığım bazı yaklaşımlarına ait olanları değilse de, etkileyici bulduğum ifadelerine gelecek sayıda da yer vermeyi umuyorum.
Tüm okurlarımıza keyifli bir yaz diliyoruz..
Oya BAKIR
