Header Reklam

KBSB BÜLTEN: Kalite Güvencesi

05 Kasım 1993 Dergi: Kasım-1993

SAYI 2

Günden güne artan uluslararası rekabette; özellikle ihracat piyasasında başarılı olabilmek için, sadece yüksek kalite gerektiren ürünleri üretim programına almak yetmemekte, imalatçılardan aynı üstün kalitede mal yapabilme yeteneklerinin kanıtlanması da istenmektedir.

Kalitenin tanımı AT ülkelerinde şöyle yapılmaktadır:
"Belirli gereksinmelerin karşılanmasının uygunluğu açısından bir üründen veya etkinlikten beklenen nitelik ve karakteristiklerin tümü" kısaca kalite, bir ürünün yapısal özellikleri, bu üründen beklenen vasıfları içeriyorsa, sağlanmış olmaktadır.
Kalite güvenliği ise;
"Bir ürün için gerekli kalite düzeyinin tasarım ve yapılma safhalarında kalıcı olarak sağlanasındaki organizasyon ve teknik etkinliklerin tümü"dür.
Kalite güvenliği, bir sistemin kullanılması sürecinde, bunu oluşturan bölümlerin veya sistemin yapı elemanlarının kendilerinden beklenen işlevleri gereğince yerine getirmesini sağlayacak önceden planlanmış bütün sistematik girişimleri kapsar.
Her fabrika ve işletmenin bünyesinde bilinçli veya bilinçsiz olarak uyguladığı bir kalite kontrol yöntemi mevcuttur. Ancak bu tür kalite kontrolları genellikle tüm konstrüksiyon ve imalat proseslerini kapsamlarına almamaktadırlar. Sadece belirli safhaları kapsadıkları için kısıtlı ölçüde etkili olmaktadırlar.
Uluslararası düzeyde ISO, kalite güvenliğinin sağlanması amacıyla ISO 9000-9004 föylerini hazırlamıştır. Milli kuruluşumuz TSE ise; çıkardığı TS-ISO 9000-9005 föyleri ve aktiviteleri ile konunun ehemmiyetini ülkemiz genelinde anlatmak ve Türkiye'yi bu konuda arzulanan düzeye getirme istikametinde büyük ve mükemmel çalışmalarda bulunmaktadır.
Derneğimizin; TSE-KBSB anlaşması çerçevesinde yaptığı çalışmalar, sektörümüzde üretilen ürünlerin kalitesi ile kalite güvencesine katkıda bulunması hedefini ve amacını gütmektedir. Üretilen ürünlerin günümüzün gereksinmesine cevap verecek üstün bir teknik standart düzeyine çıkarılması en büyük dileğimizdir.

K.B.S.B. DERNEĞİ

TSE-KBSB anlaşması ile ilgili haber ve gelişmeler

Sektörümüzde Kazan ve Basınçlı Kap üretiminde kalitenin yükseltilerek kalite güvencesinin sağlanması için TSE ile imzalanmış anlaşma uyarınca çalışmalarımız sürdürülmektedir. Bu konuda başlatılan çalışmalara Milli kuruluşumuz TSE yönetimi tarafından verilen destek ve teşvik; ülke sanayiine ve sektörümüze büyük faydalar sağlayacağı inancımızı en üst düzeyde tutmaktadır. Başlatılan ve yürütülen çalışmalar ile, sektörümüze ve sanayiimize yaptıkları büyük katkı nedeniyle TSE'nin başkanı Sayın Mehmet YILMAZ ARIYÖRÜK ile diğer değerli mensuplarına üyelerimiz ve Derneğimiz adına; TERMODİNAMİK Dergisi aracılığı ile en içten teşekkürlerimizi sunarız.
KBSB Derneğimizin girişimleri neticesinde TSE Kalite Belgesinin tamamlayıcısı olan Sanayi ve Ticaret Bakanlığı 28.7.1993 tarih, 21651 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 93/8081 No.lu tebliğini aşağıda okuyucularımızın bilgisine sunuyoruz.

1    Türk Standartları Enstitüsü tarafından hazırlanan TS 377 "Kazanlar Çelik Malzemeden (Kaynaklı) silindirik (Tasarım Basıncı 0.5 MPa2.5 MPa, TS 497 'Kazanlara Çelik Malzemeden (Kaynaklı) ile, TS 430 'Kazanlar Dökme Demirden' standardlar ile bu konuda hazırlanacak diğer standardlar kapsamına giren kazanları üretenlerin ve kullananların uymaları gereken esaslar aşağıda belirtilmiştir.
2    Üreticiler imal ettikleri kazanların kapasite ue ısıl verim testlerini yaptırmak zorundadırlar. Kazanlar test standına detaylı iki takım proje ile beraber üreticiler tarafından götürülecek ve test ve nakliye giderleri kendileri tarafından karşılanacaktır.
3    Üreticiler kazanların kapasite ve ısıl verim testlerini yaptırmak üzere Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüklerine yazılı olarak başvuracaklardır.
4    Kapasite ve ısıl verim testleri TSE tarafından belgelendirilmiş kamu kurumları veya üreticilerin kurmuş olduğu test standlarında yapılır. Bu testler sırasında Sanayi ve Ticaret Bakanlığı veya yetkilendirdiği kuruluşun temsilcisi bulunabilir.
5    Kapasite ve ısıl verim testi sonucunda düzenlenen test raporu ile projeler bakanlığa gönderilir. Bu rapor ile projenin birer adedi Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından üreticiye verilir.
6    Kapasite ve ısıl verim testleri yapılmış, onaylanmış ve tip projeye göre imal edilen kazanların tip projeye uygunluğu tesbit olunduğu taktirde bu kazanların kapasite ve ısıl verim testlerinin yeniden yapılmasına gerek yoktur.
7    Üreticiler TS 4040 'Kazanlar lsı Tekniği ve Ekonomisi Açısından Aranacak Özellikler' standardında öngörülen kapasite ve ısıl verim değerlerindeki kazanları üretmek zorundadırlar.
8    Kamu kurum ve kuruluşları kazan satın alımlarında TSE markalı, kapasite ve ısıl verim belgesine sahip ve TS 4040 'Kazanlar lsı Tekniği ve Ekonomisi Açısından Aranacak Özellikler' standardında belirtilen, asgari verim değerinin üstünde verimi olan kazanları satın almakla yükümlüdürler.
9    Kalorifer kazanı imal eden kişi ve kuruluşların imal ettikleri kalorifer kazanları için Türk Standardları Enstitüsü'nden 'TSE Markası' almaları mecburidir.
10  'Yapı Kullanma izni Ruhsatı' verilmesi aşamasında kamu inşaatlarında Bayındırlık ve Iskan Bakanlığınca, özel inşaatlarda ise belediyelerce kazanlarda 'TSE Markası' aranacaktır.
11    Bu standarda ait hükümler 3143, 1075 132 Sayılı Kanunları ile 180 sayılı Kanun Hukmünde Kararnameye göre, bütün kamu kuruluşlarında Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, Bayındırlık ve İskan Bakanlığı ile ayrı ayrı veya müştereken, özel yapılarda ilgili kanunlar ve mevzuatlar gereği sanayi ve Ticaret Bakanlığı ile belediyelerce ayrı ayrı veya müştereken, imalat ve satışta ise Bakanlığımızca uygulanacaktır.
12    Bu tebliğin yürürlüğe girdiği tarihte 7.12.1983 tarih ve 18244 Sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmış olan 'Kalorifer kazan Verim Yönetmeliği'ne ilişkin KİT83/2633 no.lu Bakanlığımız tebliği yürürlükten kalkacaktır.
13    Bu tebliğ yayımı tarihinden itibaren 1 yıl içinde yürürlüğe girecektir.
TSE Başkanlığının, Derneğimize gönderdiği TSE Genel Sekreteri Sayın Rüstem Aksoy, imzalı mektubunun metnini aşağıda okuyucularımızın bilgilerine sunuyoruz.
Bu mektup metninden anlaşılacağı üzere Derneğimizin bünyesinde kurulacak proje arşivi ile yapılacak Teknik denetimler, ürün kalitesini arttırıcı faydalar getirecektir.

"KAZAN VE BASINÇLI KAP SANAYİCİLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ Beşiktaş  İSTANBUL

İlgi: 16.11.1993 tarih ve 93/263 sayılı yazınız.
İlgili yazınızda kazan ve basınçlı kap sanayiinin gelişip uluslararası rekabette başarılı olabilmesi için Enstitümüzle Derneğiniz arasında imzalanan işbirliği protokolünün uygulanması ve kazan projeleri ile üreticilerin TSE'den aldıkları uygunluk belgelerinin bir arşivinin derneğinizde kurulması, üreticiye üretilen kazanların izlenmesi için Derneğinizin açıkça görevlendirildiğinin tarafınıza bildirilmesi istenmektedir. Bilindiği gibi Enstitümüzle Derneğiniz arasında 05.09.1991 tarihinde aktedilen protokol ve buna istinaden 31.03.1992 ve 23.04.1992 tarihlerinde imzalanan ek protokoller yürürlükte olup, bu protokol, her türlü kazan ve basınçlı kaplarla brülör gibi yakma aygıtları ile (kazanlar, kat kaloriferleri, eşanjörler, hidroforlar ve boylerler vb.) ilgili standardlarında belirtilen tüm muayene ve deneylerin (verim ve kapasite deneyleri dahil) yapılmasında, bunların belgelendirilmesinde, mevcut ve/veya dönüşümü yapılacak kazanlar, basınçlı kaplar ve elemanlarının durumlarının tespitinin yapılmasında ve bunlar için gerekli laboratuvarın kurulmasında, gerekli eğitimlerin yapılmasında Derneğinizle Enstitümüz arasında yapılacak işbirliğini kapsamaktadır.
Enstitümüz adına Derneğinizce yürütülecek belgelendirme faaliyetlerinde sağlıklı bir organizasyonun sağlanması maksadıyla kazan imal eden TSE Belgeli firmaların listesi ekte verilmiştir.
Bu çerçevede;
1    Üretilen her tip kazan için hazırlanacak projelerin bu firmalardan istenerek Derneğiniz bünyesinde bir proje arşivinin kurulması,
2    Bu konuda Enstitümüzden alınmış olan uygunluk belgelerinin bir suretlerinin firmalardan temin edilerek dosyalanması,
3    Yapılacak ilk inceleme ve ara kontrolların tamamlanmasından sonra raporlarının Enstitümüze gönderilmesi,
hususlarındaki çalışmaların en kısa sürede tamamlanması uygun görülmüş olup, Enstitümüzce Derneğinizden gelecek raporlara göre Belgelendirme Talimatımız çerçevesinde gerekli müeyyideler uygulamaya konulacaktır.

Bilgilerinizi ve gereğini rica ederim.
TÜRK STANDARDLAR1 ENSTİTÜSÜ Genel Sekreteri Rüstem AKSOY "
 
Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Yüksek Fen Kurulu Başkanlığı tarafından hazırlanan "Yapı İşleri Kalorifer Tesisatı Birim Fiyat ve Tarifleri"inde yeralan 6 kg/cm2 ve daha yukarı konstrüksiyon basınçlı kazanların TS 377 standardına uygunluğunun "İmalat kontrol Belgesi" ile tevsik edilmesi kapsamında TSE-KBSB çalışmaları başlatılmış bulunulmaktadır.
Bu konuda yapılacak teknik kontrolların ülke genelinde yaygınlaşması ve uygulamanın eksiksiz yerine getirilmesi, sektörümüz üretiminin kalite güvencesinin sağlanması yönünde atılmış büyük bir adımı olacaktır.

Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Yüksek Fen Kurulu Başkanlığınca hazırlanmakta olan 1994 senesi "Yapı İşleri Kalorifer Tesisatı Birim Fiyat ve Tarifeleri" hazırlık çalışmaları sürmektedir. Derneğinizden, Yüksek Fen Kurulunca istenen görüş ve önerilerimizin tebsit edilmesi için üyelerimizden teşekkül eden bir komisyon kurulmuştur. Üyelerimizle yapılan işbirliği sonucu, değişiklik ve diğer isteklerimiz komisyonumuz tarafından Yüksek Fen Kuruluna iletilecektir. Konuyla ilgili bilgi isteme duyurumuz üyelerimize yapılmıştır.

Türkiye Kazan ve Basınçlı Kap Sanayiinin Gelecek 5 yıldaki Sorunları ve Alınması Gereken Tedbirler

TURHAN ONUR
ERENSAN A.Ş. Yön. Kur. Üyesi

Avrupa Ortak Pazarı'na giriş hazırlıkları meyanında gümrük ve fonların AT ülkeleri için kaldırılması halinde Türkiye sanayinin durumunun incelenmesi gerçekten gerekli ve önemlidir. Türkiye'de Sanayi Tarım ve Hizmet sektörleri ana hatları ile incelenirken sanayi içindeki Tekstil, Otomotiv, Elektrik, Elektronik ve Makine sanayileri de hatta daha alt düzeylerde incelenmelidir. Bu durumu inceleme organizasyonu tam olmamakla beraber her sanayi kuruluşunun mensup olduğu gurup ve dernek az çok bazı çalışmalar yapmaktadır. Bu çalışmalar çok yetersizdir. Bilimsel ve pratik yönlerden bir sistem içinde değildir. Yıllardan beri gelen umursamaz tutumumuz ve bilgisizliğimiz nedeni ile ciddi bir şekilde sahip olmadığımız istatistiki bilgilerden de yoksun olmamız gerekli çalışmalar yaparak doğru sonuca varmamızı önlemektedir. 1985'de kurulan KAZAN VE BASINÇLI KAP SANAYİCİLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ (KBSB) de konuyu incelemek istemiştir. Öncelikle KBSB derneğinin üyelerinin üretim konularını şöyle tespit edebiliriz.
1. Çelik ve Demir Döküm Kalorifer Kazanları,

2. Çelik Konstrüksiyon Buhar  Kızgınsu - Kızgınyağ Kazanları,

3. Eşanjörler,

4. Boylerler,

5. Brülörler,

6. Hidroforlar,

7.Basınçlı Kaplar.
Bu ilk 6 konuda üretim yapan 40 civarında sanayici KBSB Derneğimizin üyesidir. Türkiye çapında bu konularda üretim yapan 300 civarında fabrika ve atölyeden 2 adedi Türkiye Ticaret Sanayi Odaları ve Borsalar, TOBB'ye kayıtlıdır. Diğerleri çok küçük atölyelerdir. Konuları kısaca incelersek;
Kazan sanayimiz son 30-35 yılda üretim yapmakta ve az gelişmektedir. Dört büyük çelik kazan üreticimiz Batı Avrupa Kazan üretici firmaların lisansı ile çalışırken müşteri taleplerine göre yeni kazan tasarımı ve gelişmeleri yapmakta ve kazanlarını ihraç edebilmektedir. 10 kadar orta büyüklükteki kazan üreticisi kendi tasarım kazanlarını üretmekte ve yurt içinde pazarlamaktadır. 300 civarındaki kazan üreticilerinden geri kalanı (dökme dilimli hariç) maalesef yeterli teknik ve mali düzeyde olmayıp müşterilerin verdikleri projelere veya diğer firmaların kazanlarından kopya ederek kazan üretmektedirler.
Çelik konstrüksiyon kazanların yanında 3 Atü basınçda ve 500.000 kcal/saat kapasiteye kadarki demir dökme kazan üreten 3 firmamız vardır. Bunlarda Batı Avrupa kazan üreticilerinin lisansları ile üretim yapmaktadırlar. Dökme demir kazan sanayimiz doğal gazın yurt sathına yayılması ile daha da gelişmesini sağlamamız da gereklidir. Buhar, kızgın su, kızgın yağ kazanları genelde sanayicimizce kullanılmaktadır. 45 firmamız müşteri taleplerine göre kazanların tasarım ve projelerini yaparak üretmektedirler. Buhar kazanlarının büyük kapasitedekilerinin en büyük müşterisi Türkiye Elektrik Kurumu TEK'dir. Ancak finansman sıkıntısı çeken TEK Termoelektrik Santrallarını dış kredilerle inşaa ettirdiği için krediyi veren ülke ve firmalar kendi kazanlarını Türkiye'ye ihracı tercih ediyorlar.

Bu sebeple büyük kazan teknolojimiz ve kurulu kazan fabrikalarımız gelişemiyor. Büyük buhar kazanları için önemli miktarda döviz kaybederken istihdamı da yaratamıyoruz. Eşanjör imalatı ve gerekli tasarım ve projeler Türkiye'de yapılmaktadır. Yine TEK Termoelektrik Santrallarında kullanılanlar dış kredi kullanımı sebebi ile ithal ediliyor. Sanayi tipi eşanjörlerin projeleri bazı büyük yatırımlarla yurtdışından getirilip, eşanjörferl Türkiye'de üretiliyor. Konut ve sanayide kullandığımız boylerlerin tamamının tasarım, proje ve üretimi yurdumuzda yapılmaktadır.
Türkiye'de 1960'lardan itibaren kazanlarda fuel-oil kullanılmasından başlayarak brülörlerin kullanımı devamlı artmıştır. Son yıllarda fuel-oil brülörleri yanına doğal brülörleri de eklenmiştir. Konutlarda orta ve büyük sanayilerde kullanılan kazanların brülörleri 4 firmamızda üretilmektedir. Daha büyük kapasitelerle TEK Termoelektrik Santralları çelik sanayi tav fırınlarında ve yüksek fırınlarda kullanılanları ithalat etmektedir.
Dış ticaret rejimimizin verdiği imkanlar ve yerli brülör üretimimizin miktar olarak yetersizliği nedeni ile küçük kapasiteli brülör ithalatı da vardır.
Hidroforların tamamı Türkiye'de projelendirilip imal edilmektedir. LPG tüplerinden başlıyarak Oksijen, Azot, C02, kimya, Petro kimya, petrol sanayinde kullanılan bütün basınçlı kapları istisnaları olmakla beraber Türkiye'de tasarlanıp üretilmektedir.
1950'lerden beri devam eden soğuk su sayaçları üretimine zamanla fuel-oil, mazot, benzin, doğalgaz, sıcak su ve buhar sayaçları da eklenmiştir. Ancak serbest ticaret politikası nedeni ile ithalat da vardır.
Türk Standartları Enstitüsü TSE tarafından hazırlana, Kalorifer, buhar, kızgın su, kızgın yağ kazanlar TS 497 ve TS 377 ile demir dökme dilimli kazanların TS 340 nolu standartlar Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'nca MECBURİ STANDART olarak kabul edilip Resmi Gazetede yayınlanmıştır. Eşanjörler TS 996,  Boylerlerin TS 736,  Hidroforların TS 911 Standartları mecburi olmamakla beraber resmi gazetede yayınlanmıştır.
Kazan ve Basınçlı Kap Sanayimizin sorunlarını ve alınması gereken tedbirleri gözden geçirmede de yarar vardır. Türkiye'nin kalkınmasına ve nüfus artışına paralel; Kazan ve Basınçlı Kap pazarının geleceği ;
a)    Tek katlı basit evlerden blok apartmana geçiş ile sobadan kalorifere geçiş büyüyen bir pazarı yaratmaktadır. Bu pazarın bir kısım'ı İstanbul, Ankara, Bursa, Eskişehir, İzmit, Düzce, Karadeniz Ereğlisi, Bandırma, Bozüyük daha sonra Balıkesir, Manisa, Akhisar, İzmir'de doğalgazlı kalorifer kazanları, Anadolu ve Trakya'nın diğer yörelerinde ağırlıklı olarak kömür ve fuel-oil kullanan kalorifer kazanları.
b)    Sanayimiz geliştikçe teknolojik buhar kazanları kızgın su ve kızgın yağ kazanları, bunlara paralel brülör, boyler, eşanjör talepleri de artacaktır. Ancak kazanlar 1. Can güvenliği 2. Isıl verimliliği 3. Çevre kirliliği bakımından çok önemlidir. Bu sorunlar sosyoekonomik yaşamımıza zarar vermeyip destekleyici olmalıdır.
2     Kazaları önlemek, kaynak (enerji) israfını önlemek, çevreyi kirletmemek, ithalatı önlemek, ihracat yapabilmek, cihazları ucuza mal edip ucuza işletebilmek için STANDARTLAR-STANDARTLARA TAM ve DEVAMLI UYMAK ve KALİTE KONTROL çok önemlidir. TSE ve Sanayi ve Ticaret Bakanlığı gerekli standartları hazırlayıp yayınlamaktadır. Bazıları da mecburi standart olmaktadır. (TS 430 Dökme Dilimli kazanlar, TS 377 Buhar Kazanları, TS 497 Kalorifer Kazanları.) Ancak bunların tam olarak uygulanmaları izlemek çok önemlidir.
Bugün 11.000'e ulaşan standartların uygulamalarını TSE'nin ve Sanayi ve Ticaret Bakanlığının denetlemeleri maddeten mümkün değildir. Bu TS uygulamalarını OTO KONTROL şeklinde meslek derneklerine yaptırmak, TSE ve Sanayi ve Ticaret Bakanlığının meslek derneklerini denetlemesi en uygun çözümdür. 05.09.1991 tarihinde TSE ile imzalanan ÇERÇEVE PROTOKOLU ile işbirliğine başlanmıştır. Dernek TSE adına kapasite ve ısıl verim deneyleri, işyeri uygunluğu belgesi verilmesi için gerekli inceleme ve ara kontrol denetlemelerini yapmakla görevlendirilmiştir.
Ancak protokol tam olarak uygulanamamaktadır. 05.09.1991 çerçeve protokolünün tam olarak uygulanmasına zorunluluk vardır. 300 kazan üreticisinden 5 tanesi büyük sanayici 440 kişi, 60 tanesi küçük sanayicidir 280 ve geri kalan 236 çok küçük kazan üreticisinde 580 kişi çalışmaktadır.
Küçük ve çok küçük kazan üreticilerinde mühendis bulunmadığı ve proje üretemedikleri için üretimleri kaliteli olmamaktadır. Bunlar TS'lere göre üretim yapamamaktadırlar.
3    Kamu kuruluşları bürolar ve sanayi kuruluşları geniş çapta kazan satın almaktadır. Ancak kamu kuruluşları ucuz ve kalitesiz kazanları almayı tercih ediyor. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı 28.07.1993 tarihli Resmi Gazete'de yayınlanan 93/8081 sayılı tebliği ile kazan üreticilerinin kazanlarının kapasite ve ısıl verim deneyleri ni yaptırarak belge almaları zorunluluğunu getirdi.
TSE'de bu deneyleri yapma yetkisini KBSB derneğine vermektedir. Ayrıca Sanayi ve Ticaret Bakanlığı 93/8081 sayılı tebliği ile özel sektör bina ve sanayi kuruluşlarına iskan ruhsatı verebilmek için kullanılan kazanların kapasite ve ısıl verim testlerini istemektedir.
Sanayi ve Ticaret Bakanlığı benzer bir tebliği 1983 yılında yayınlamış idi. Ne var ki uygulamayı sağlaylamamış idi. Bugün 93/8081 nolu tebliğ uygulanmaktadır. Bu tebliğin uygulanması halinde kaliteli ve güvenli kazanları üreten ciddi sanayi kuruluşlarına dolayısı ile ciddi rekabet şansına, enerji tasarrufuna ve çevreyi çok daha az kirletme olanağına sahip olacağız.
4    Kazanlarda maden kömürü, linyit, fuel-oil, mazot, gazyağı ve doğalgaz yakılmaktadır. Kazanlarda tam yanma sağlanamaz ise çevreye kurum, SO, C02 ve azot oksitler ve gereksiz CO gazları saçarız. Kazanların iyi yakılması halinde çevreye hiç kurum ve CO atılmaz. Yalnız CO, S02 ve azot oksitler atılır. Yakıt seçimi ile SO asgariye indirilirken yakma teknikleri ile azot oksitler asgariye indirilmelidir. O halde yüksek kükürt ihtiva eden yakıtlar kullanılmamalı, TS 377TS 430TS 497TS 4040 ve TS 4041 ile Sanayi ve Ticaret Bakanlığının 93/8081 nolu tebliği tam olarak uygulanmalı ve denetlenmelidir.
5    Kazanlarda verimlilik enerji israfını önlemek ve vatandaşın parasını israf etmemesini sağlamak önemlidir. TSE kazanlardaki verimlilik alt sınırlarını tesbit etmiş bulunuyor. Bu değerlerin çok üzerinde verimlilik sağlanabilir. TS'lerin ve 93/8081 nolu tebliğin titizlikle ve ciddiyetle uygulanıp teknolojik gelişmelerin teşviki ile verimlilik arttırılmalıdır.
6    Bugüne kadar ısı cihazların ARGE teşvik edilmedi ve ARGE çalışmaları yapılmadı. Bunun en büyük sorumlusu da Bayındırlık ve Iskan Bakanlığının her yıl Ocak ayında yayınladığı birim fiyat analizleri ve rayiçleri kitabıdır. Bu kitapda detaylı eski kazan tarif ve m2 ölçüleri vardır. 1994 yılı kitabında bu hatalardan vazgeçip ARGE çalışmalarını yapacağımız ümidindeyiz.
ARGE teşvik edilirse yeni ısı cihazları dizaynları gelişecektir. Isı cihazları geliştirilmesi bugüne kadar batıdan ithal edilen cihazlar kanalı ile yapıldı. TSE'nin İstanbul Pendik'de kurmaya çalıştığı geniş laboratuvarlarda 750 m2 'lik bina kazan ve ısı cihazlarına ayrılmış bulunuyor.
Bu binada TSE ve KBSB derneği işbirliği ile hem standartların ve 93/8081 nolu tebliğinin uygulamalarını denetleyecek hem de ARGE çalışmaları yapacak kişi ve kuruluşlara hizmet verecektir. Ancak bu merkezin vakit kaybetmeden kurulması gerekmektedir.
7    Isı cihazları üretimindeki girdiler;
En önemli girdi çelik levha ve saclar, çelik borular, diğer çelikten (profil lama)dır. Bunlardan çelik levha ve sacların kaliteleri ve üreticilerine ait bilgilerin levha ve sac üzerlerine soğuk damga olarak kayıt edilmemesi çok önemli bir sorundur. Özellikle ERDEMİR yeterli kalite ve miktarda levha ve sac üretip zamanında teslim ederken üzerlerine gerekli bilgiler esoğuk damga olarak vurulmalıdır.
Aynı sorun borularda da vardır. Çelik boru fabrikaları aynı şekilde hareket etmelidir.
ERDEMİR ticari kalite sacları rahatlıkla verebilmekte iken 6341 ve 6347 kaliteli sac ve levhalar yeterince ve zamanında üretilemiyor. Saclar maliyette çok önemli yekun tuttuğu için kazan üreticileri çok çeşitli cins ve ebatda sac ve levha bulunduramıyor.
ERDEMİR'de sac ve levhaları 34 aydan önce teslim edemiyor. ERDEMİR'in bu mallardan bir miktar stok bulundurmasına gerek vardır. İthal edilen sac ve levhaların kalitesi belirsiz ve de çok düşük olmakta ve ebatları da bilinmemektedir. Kaliteli kazan ve ısı cihazları üretimi ERDEMİR'in kaliteli ve soğuk damgalı sac ve levha üretimine bağlıdır. Sanayici ne olduğu belirsiz piyasa malını istemiyor.
8    Türkiye yıllık ortalama %56 kalkınmaktadır. Yine nüfusu her yıl %2.4 oranında artmaktadır. Yani her yıl % 7-8 arasında daha çok ısı cihazı isterken bu cihazların daha verimli olmalarını, çevreyi daha az kirletmesini istemektedir. Bu isteğin karşılanması bilinçli ve ciddi yatırımları gerektirmektedir. 300'e yakın atelye düzeyindeki teknik ve işletmecilik bilgisinden yoksun imalatçılarla istenilen düzeye varılamaz.
1995'de gümrük ve fonların sıfırlanması ile bu sanayi ithalatın karşısında dağılıp gider. Süratle ciddi ve büyük az sayıda ısı cihazları üreten sanayi kuruluşları teşvik edilmelidir.Bu sene bölgelere göre değil Türkiye'nin her yerinde yalnız belirli kapasite ve teknolojilerin üzerindekiler teşvik edilmelidir. Teşvikler finansman kolaylıkları olarak AT ve EFTA ülkeleri düzeyinde olmalıdır.
9    Yatırım ve Teşvik politikalarını 3 önemli bölümde inceleyebiliriz. Bu konularda yatırım yapan sanayiciye AT ve EFTA ve NAFTA ülkelerinde olduğu ölçülerde finansman ve vergi kolaylığı sağlanması, ithaldeki haksız rekabetten korunması için ithal edilen kazan ve basınçlı kapların projelerinin ve kendilerinin çok ciddi olarak denetlenmesi ve dampingli çok ucuz fiyatlarla yapılan ithalatın önlenmesi, Büyük yatırımlar yapan sanayici ve TEK kullandığı ve özellikle arz eden ithalat önlendiği takdirde dış kredi ile dahi satın alınsa fatura bedeli üzerinden % 25'lik bir teşvik priminin yatırımcı kuruluşa ödenmesi halinde bunların yurt içinde üretilmeleri ve teknolojileri gelişebilir.
Bu pahalı teçhizatın ihracatı da başlayarak gelişir. Ancak bu teşvikten yararlanabilmek için teçhizatın içindeki ithal edilen yan mamul kısımların toplamı fatura bedelinin %30'unu aşmamalıdır.
10 Türkiye öncelikle Ortadoğu, Birleşik Devletler Topluluğu, Balkanlar ve Orta Asya Türk Cumhuriyetlerine ihracat yapabilir. Bu ihracatlar hükümet tarafından o ülkelere kredi açılarak ve diğer yollarla desteklenmelidir. Isı cihazları sanayiine dahil bazı cihazların G.T.I.P. noları ile gümrük vergi ve fonlar şöyledir :

GÜMRÜK VERGİSİ

G.T.İ.P.      KONU

AT-EFTA

DİĞERLERİ

FON

84.03       Kalorifer kazan-kombi

7.2

13

18

84.19.50.90 Eşanjörler

3.8

7

-

84.19       Boyler-Şofben

6.7

15

15

84.16       Brülörler

3.6

8

17



Görüldüğü gibi eski yıllara oranla gümrük vergileri ve fonlar azalmıştır ve yine de tatmin edici düzeydedir. TEK tarafından ithal edilen buhar kazanları her türlü gümrük ve fonlardan muaftır. 1995 yılında AT ülkeleri için bütün gümrük vergisi ve fonlar sıfırlanacak diğer ülkeler için ise bu değerler çok küçülecektir.
Bugün çelik kazan, boyler, eşanjör ve radyatör ithalatı yok denecek kadar azdır. Ancak, eski Doğu Bloku ülkeleri bugünkü sosyoekonomik sıkıntılı dönemden sonra hele gümrük vergileri çok azalınca önemli boyutlarda ithalat olacaktır. Bu konuda anti damping kanunu ciddiyetle uygulanmalıdır.
Bugün dökme dilimli kazanlar kombi ve brülör ithalatı ozellıke AT ve EFTA ülkelerinden yapılmaktadır. Bu ithalatçılardan Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'ndan alınan (Bakım, onarım ve servis garantisi yeterlilik belgesi) istenmeli ve bakanlık belge verirken çok titiz ve dikkatli olmalı ve belge alan ithalatçıların belge şartlarını yerine getirdiklerini ciddiyetle ve dikkatle izlemeli ve küçük firmaların da gereğini yapıp icab ederse belgelerini iptal etmelidir.
Sanayi kuruluşlarımızın mali yapıları teknolojik bilgi ve teçhizatları ile pazarlama deneyimleri yetersizdir. Üç-beş büyük üretici kuruluş batılı firmalarca satın alınacaklar ve yüzlerce küçük üreticiler Anadolu'da kalitesiz ve çok düşük ısıl verimli çevreyi kirleten kazan üreticisine birkaç yıl içinde kapanacaklardır.
Bu pazarımız Türkiye'de faaliyet gösterecek batılı firmaların eline geçecektir. AT ülkeleri rekabetine dayanabilmek için alınması gereken tedbirler ;
1    TSE tarafından hazırlanmış standartlar mecburi standart haline getirilip çok ciddi bir şekilde uygulanmaları, denetlenmeleri ve cezai müeyyideler tarafsızca uygulanmalıdır.
2    Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'nın 93/8081 nolu tebliği de aynı şekilde tarafsızca uygulanmalı. Politikacıların her türlü müdahaleleri tam olarak önlenmelidir.
3    İthal edilecek ısı cihazlarının kalite belgesinin TSE'ce ciddi incelemelerden sonra verilmesi Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'nın "Bakım Onarım ve Servis Garantisi Yeterlilik belgesinin ciddi incelemelerden sonra verilmesi ve uygulamaların ciddi bir şekilde denetlenmesi yetersiz ve hatalı durumlarda cezai müeyyidelerini tavizsiz uygulamalıdır.
5    TSE ve KBSB Derneğince ısı cihazları deneme düzeni ve ARGE laboratuvarları hiç vakit kaybetmeden kurulması ve kontrolları başlamalıdır. Böylece kalite düzeltilip, müşteride yerli üretimler için güven yaratılmalı, ithal mal aramaktan vazgeçilmelidir.
6    Yerli üreticilerin de bakım onarım ve servis istasyonları kurmaları ve ciddi bir şekilde işletmeleri sağlanmalı ve denetlenmelidirler.
7    ERDEMİR özel ve ticari kalite çelik levha ve sac üretimini AT düzeyinde kaliteli sertifikaları ile yeterli miktarda üretmeli ve uluslararası fiyatlarla pazarlamalıdır. Aynı durum çelik boruları için de söz konusudur.
8    Bakanlık, TSE, ERDEMİR ve çelik boru farklılıklarını ciddi bir şekilde denetlerken ithal edilen çelik sac, levha ve boruları çok ciddi bir şekilde kontrol etmelidir. Özellikle kaliteler üzerinde çok  hassas ve ciddi olmalıdır.
9    İthal edilen ısı cihazlarının ithal fiyatlarında antidamping durumu süratli ve ciddi bir şekilde izlenmeli ve tedbirlerini gecikmeden, işe politikacıları karıştırmadan almalıdır.
10    İthal edilen ısı cihazları kullanılmış olmamalıdır, daha 
önemlisi eski teknolojilerle üretilmiş olmamalı ve üreten yabancı firmalardan ISO 9000 belgesini ibraz etmeleri istenmelidir.
10    İthal edilen ısı cihazlarında, her ithal partisindan alınan numuneler TSE ve KBSB Derneğinin işbirliği ile denetlenmeli
ve başarılı olanlar ithal edilmelidir.
11 İthal edilen ısı cihazlarının ithal tutarlarının belirli orandaki değeri kadar yedek parçaları merkez depo ve bayilerde Anadolu'ya yayılmış şekilde hazır bulundurulmalıdır.
12    Bayındırlık ve iskan Bakanlığı 'nın her yıl Ocak ayında yayınlanan birim fiyat analizleri ve rayiçler kitabında m2 ölçüsü yerine İSO'nun ve Türkiye Hükümeti'nin kabul ettiği KcalKW birimleri kullanılmalı, teknolojik gelişmeleri önleyen detaylı cihaz tarifleri yerine Türk Standartlarına atıf yapılması ve yüksek ısıl verim, düşük CO, NO kurum düzeyleri fiyat politikaları ile teşvik edilmelidir.
13    İhracatın da teşviki gereklidir ve teşvik düzeyi AT ve EFTA ülkeleri düzeyinde olmalıdır.
14    ithalatın önlenmesi ve ihracatın teşvikinde vatandaşları , Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, TSE, DPT ve Maliye Bakanlığı personeli milli menfaatler ve sanayileşme konularında eğitilmelidir.
15    Isı cihazları üreten 300 tesisin, 1520 adede inmesi, uııleşmeleri, büyük hacimde gelişmiş teknoloji ve teçhizat kullanmaları teşvik edilirken, adeta zorlanmalıdırlar ve bu yolla eğitilmelidirler.
16    ARGE araştırmaları mevzuat, teçhizat ve nakti olarak desteklenmeli ve personel eğitimine özendirilmelidirler.
17    Isı cihazları üreticilerinin iş yerleri, teçhizatları ve teknolojileri denetlenip çalıştırdıkları personelin ehil olmaları, SSK kayıtlarının yapılıp SSK primi ödemeleri sağlanmalıdır. Uluslararası rekabette ve kalkınmada acıma hisleri tutumlarından çok gerçekçilik ve ticari usullerin uygulanması zorunludur.
Isı cihazları sanayimiz Balkan, Kafkas, Orta Asya Türk Devletleri ile İran'a ihracat yapabileceği gibi onlara teknoloji transferleri hatta tesis kurma ortaklıkları yapabiliriz. Ancak bu hususta hükümetimizin o ülkelere uzun vadeli kredi açması ile ve bu kredileri kullanarak ısı cihazları üreten tesisler kurmamız ihracat yapmamız mümkün olabilir. Balkan ülkelerine de ısı cihazları ihracatı yapmamız mümkün olabilir.


Etiketler